Edelman’ın melekleri Cansiperane koruma!
Charlie’nin melekleri kadar olmasa da onlar da güzel, onlar da akıllı ama önemli bir farkları var; gaipten gelmiyor talimatları... Ajanı koruma çabaları, ortaya çıkarıyor patronlarını...
“Hayııır, o yapmadııı!”
Türkİye ile ilgili kriptoların Edelman’ın marifetiyle ABD’ye iletildiği ortaya çıkınca nasıl çektiler kılıçlarını; canhıraş nidalarla açtılar sütunlarını, “Hayııır, o yapmadııı” diye...
Selcan TAŞÇI'nın notları
Edelman’ın melekleri
Charlie’nin melekleri kadar olmasa da onlar da güzel, onlar da akıllı ama önemli de bir farkları var;
gaipten gelmiyor talimatları, büyükelçi görünümlü ABD ajanını koruma çabaları gün gibi ortaya çıkarıyor
Yanlış hatırlamıyorsam şöyle başlıyordu filmin fragmanı;
“Onlar güzel, akıllılar.. Görmediğimiz ancak sesini işittiğimiz patron Charlie için çalışıyorlar...”
Bunlar da, -güzellik göreceli bir kavram tabii ama- genel estetik değerlere göre pek de fena sayılmazlar, eh bunca yıldır “medya” denen kurtlar sofrasında, sırtları yere gelmediğine göre -kendilerinde mi var - yoksa gerekli hallerde bir aparatla mı bünyeye eklemleniyor belli olmasa da- “akıllı”lar da...
Ama bu melekleri Charlie’ninkilerden ayıran çok önemli bir farkları var:
Talimatlarını “gaip”ten almıyorlar. Kim için çalıştıkları gün gibi meydanda...
İşte bu yüzden onlar, Charlie’nin son melek versiyonunda başrol oynayabilecek kadar yakışmalarına rağmen Hollywood operasyonlarına; “Edelman’ın melekleri” olmakla yetinmek durumundalar medya dünyasında...
Baksanıza WikiLeaks’in yayımladığı belgelerde Türkiye ile ilgili kriptoların Edelman’ın marifetiyle ABD’ye iletildiği ortaya çıkınca nasıl çektiler kılıçlarını; bir elleri de koltuk altlarında gizledikleri “tetik” te, bacaklar uçan tekmeler savurmak üzere havada ve ciyaklamayı andıran ses tonunda nidaları yükseliyor sütunlarında:
“Hayııııırrrrrr, o yapmadııııııııı!”
Mübalağa mı sanıyorsunuz...
O zaman buyrun birlikte okuyalım; ABD Dışişleri Bakanlığı Operasyonlar Dairesinin yetiştirdiği, Batı Şeria’dan Sovyetler’e, Çekoslovakya’dan Afganistan ve Irak’a kadar el attığı her ülkeyi “konjonktürel hedefe uygun olarak” ya bölen, ya parçalayan, ya kaos çıkaran ajanının, Türk basınındaki korumalarını...
Önce Aslı Aydıntaşbaş’ın can hıraş savunması: “Nasıl ki Ermenistan’da biri çıkıp ”Vay sizin gizli kırmızı kitabınızda bize şöyle böyle deniyor!“ diye bir dava kazanamazsa, hükümetin bu çabaları da hukuken sonuçsuz kalacaktır. Belli ki hükümet meseleyi kişiselleştirip en sert telgrafların altında imzası olan eski ABD Büyükelçisi Eric Edelman’a yönelecek. Hukuken burada da sonuç alınması mümkün değil. Zaten altında imzası olsa da o telgrafların çoğunu Edelman yazmamış; altında görev yapan John Kunstadter ya da Bob Deutch gibi diplomatların analizlerine paraf atmış. (Anladığım kadarıyla Başbakan’ı en sinirlendiren telgraflar uzun yıllar Ankara’da görev yapmış Siyasi Müsteşar Kunstander’in kaleminden çıkanlar.) ”
Aynısı Türkiye’de olsa, yine “o yapmamış ki astlarının çalışmasına paraf atmış” diye savunur muydunuz Aslı Hanım?
İyi düşünün...
Yoksa “daha iyi ya” diye ellerinizi ovuşturarak; “Tek başına da değilmiş resmen organize işler bunlar, çete suçu” diye yangın mı yapardınız?
Edelman da kendi çetesinin tuttuğu raporları paraflamanın cezasını çeksin yani Aslı bacım! (Anadolu’dan yeni dönmüş olmanın etkisi aldırmayın!)
Sahi, hemen her konuda müneccimlik taslayan “bir yetkili”nden ne haber; o ne diyor bu işlere, hiç haber vermemişsin!
* * *
Drew Barrymoore suratlı ABD’li melekten sonra sıra Lucy Lui kılıklı melez meleğin yazdıklarında. “Güvenilir ABD’li kaynaklar”a dayanarak, Habertürk için Edelman’la yaptığı röportajı şöyle özetliyor Amberin Zaman: “WikiLeaks kripto skandalını yakından izleyen Washington’da güvenilir ABD’li kaynaklara göre ”Erdoğan’ın İsviçre’de gizli hesapları var“ iddiasını içeren kripto, kesinlikle Eric Edelman tarafından yazılmadı. Kriptoyu yazan kişinin ismini vermemekte direnen kaynaklar, belgeyi kaleme alan diplomatın kimliğinin Wikileaks sitesinde de izah edildiği gibi rakamlar ve harfler içeren bir kodla belirtildiğini teyit ediyorlar. O kodları bilmeyenler yazanın kimliğini çözemez. Ancak yazı dili kimi zaman diplomatları ele veriyor. Malum kriptodaki yazı dili de, dönemin siyasi işlerden sorumlu müsteşarı tarafından yazıldığı tezini güçlendiriyor. Aynı kaynaklar kriptoların sadece çok az bir bölümünün yayınlandığını hatırlatarak Edelman döneminden önce ve sonrasında da AK Parti’yi sertçe eleştiren kriptoların varlığına dikkat çekiyorlar...”
Hey melez melek!
Bu “güvenilir Amerikan kaynağı”, tıpkı Edelman gibi ABD Dışişleri görevlisi olan kocan mı yoksa?
Zevahiri kurtarmak için neredeyse “her ülkeye lazım” bir Edelman portresi çizmiş Amberin: “En nüfuzlu diplomatlar arasında, etkin ideolog, Savunma Bakanlığı’nın üçüncü adamı, Musevi olmasına karşın, Hıristiyan eşi Patricia ile pazar günleri kiliseye gider, bir iktidar değişikliğinde yeniden önemli bir göreve getirileceği tahmin ediliyor...”
Tabii bu secerede, Kafkaslar’da, eski demir perde ülkelerinde, Orta Doğu’da yediği naneler yok Edelman’ın... Türkiye’den neden apar topar çağırıldığı yok...
* * *
Medyada Edelman’a kalkan olan zevata en anlamlı cevap Edelman’dan gelmiş aslında... Diyor ki “Benim görevim ülkemi korumak ve kollamak. Ve eğer ülkem hakkında korkunç yalanlar üretiliyorsa bunlara karşı çıkmak... Bugün olsa aynı şeyleri yapardım. Pişman değilim.”
Günlerdir gezdiğim Anadolu kasabalarının hemen hepsinde ******’ün “Vatan sevgisi ona hizmetle ölçülür” sözünün sağlamasını yapmış biri olarak, meleklerin hizmet ettiği adrese de bakarak sormalı:
Sizin vatanınız neresi?