MÜRTED MÜNAFIK FATURASI

Şanlıurfa'da kan davaları arttı! 28 Şubat 2011 13:143.Sayfa 0 yorum138 okunmaA A A A A A Bu haberi yazdır Favorilerine Ekle Şanlıurfa'da son yıllarda artan kan davaları aileleri perişan ederken, her iki tarafında ocağını söndürüyor. Yaklaşık 100 kişi 200 yıldır yaşadıkları köyü kan davası nedeniyle terketti.
2 yıl önce meydana gelen ve 3 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda bir aile 200 yıldır yaşadıkları köyü terk etmek zorunda kaldı.

Köyü terk ettikten sonra evleri ve araçlarının ateşe verilen Taş ailesinin evleri de iş makineleri tarafından yıkıldı.

2009 yılında Şanlıurfa’nın Bozova ilçesine bağlı Konuksever köyünde arazi anlaşmazlığından meydana gelen olayda 3 kişi hayatını kaybetmişti. Kendilerine saldırdıklarını fakat karşılık verince hayatını kaybettiklerini dile getiren 65 yaşındaki Ramazan Taş “Biz kan davası istemiyoruz, öncede istemiyorduk şimdide. Tüm ailemiz 200 yıldır yaşadığımız köyümüzü terk etmek zorunda kaldık. Evimizi barkımızı bırakıp çekip gittik. Ertesi gün tüm evlerimizi ateşe verdiler. Araçlarımız yakıldı. Sulama borularımız yakıldı.

Onlarca aile yüzyıldan fazla süredir yaşadığı toprakları terk etmek zorunda kaldı. Perişan durumdayız. Barışmak için bir çok kişiyi araya koyduk. Fakat bir ağanın direnmesi nedeniyle karşı taraf barışmaya yanaşmıyor. Böyle giderse büyük bir katliam daha yaşanabilir. Binlerce dönüm arazimiz var başkaları ekip biçiyor. Son olarak köydeki evlerimizi iş makineleri ile yıkmışlar.” diye dert yandı.

Vali Okutan’ın bir çok olaya arabuluculuk yaptığını hatırlatan Ramazan Taş “Bir çok aileyi barıştırdınız bu olaya da el atın Sayın Valim. Biz ikinci bir olay olmasın diye geri çekiliyoruz. Başbakan’a, Cumhurbaşkanına ve Tugay Komutanına sesleniyorum. Ne olur bu derdimize bir çare bulun. Daha büyük olaylar olabilir. Burada tarlalarımızı ekip biçiyorlar kimse neden ekiyorsun diye sormuyor. Nerede Devlet? Valimiz Nuri Okutan yıllardır yanan bu yangını söndürsün.” diye feryat etti.

Şanlıurfa’da son yıllarda artan kan davalarına karşı geçen yıl Şanlıurfa’da görev yapan Vali Yardımcısı Sedat Yıldırım’ın başlattığı barış projesi Yıldırım’ın tayini çıkmasıyla askıya alınmıştı.

Son 2 yılda meydana gelen kan davası olaylarında il genelinde 36 kişi hayatını kaybetti yüzlerce kişi de yaşadıkları köyden göç etmek zorunda kaldı.

Şanlıurfa

İş Hanında Silahlı Kavga
15.03.2011 Salı 15:51Yaşam Bu Habere 0 Yorum YapıldıBu Haber 23 Defa Okunmuştur 12P 14P 16P 18P

Ankara'da bir iş hanında çıkan silahlı kavgada, ilk belirlemelere göre 8 kişi yaralandı.

Ziya Gökalp Caddesi İşkur Han Çarşısı'nda telefon satışı yapılan bir iş yerinde henüz belirlenemeyen nedenle kavga çıktı.

Silahların da kullanıldığı kavgada ilk belirlemelere göre 8 kişi yaralandı. Yaralılar, Numune ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine kaldırıldı.

Görgü tanıkları, 10-14 el silah sesi duyulduğunu, sesin ardından iş hanındaki esnafın ve vatandaşların panik halinde dışarı kaçmaya başladığını, daha sonra polise ve ambulansa haber verdiklerini söyledi.

İş hanına girişi kapatan polis ekiplerinin çalışması sürüyor.

Van'da aşiret çatışmasında 11 kişi yaralandı ANF11:47 / 16 Mart 2011 VAN - Van'ın Erciş İlçesi'nde bugün öğle saatlerinde aralarında husumet bulunan iki aşiret arasında çıkan silahlı çatışmada 11 kişi yaralandı.

İlçe merkezinde karşılaşan Hıdıranlı ve Galkanlı aşiretlerine mensup kişiler arasında başlayan tartışma kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Emniyet Müdürlüğü yakınındaki çatışmada çeşitli yerlerinden yaralanan 11 kişi hastaneye kaldırılırken, polis ve jandarma ilçede geniş güvenlik önlemi aldı. Van'dan da Erciş İlçesi'ne takviye polis ekibi sevk edildi.

Zorla evlendirilmek istenen 16 yaşındaki çocuk intihar etti ANF11:15 / 16 Mart 2011 URFA - Urfa'da ailesi tarafından zorla evlendirilmek istenen ve geçen hafta nişanı yapılan 16 yaşındaki Ayşe Karkar kendini asarak intihar etti.

Alınan bilgilere göre, Urfa'da Selçuklu Mahallesi'nde ailesiyle yaşayan 16 yaşındaki Ayşe Karkar, geçen hafta istemediği biriyle nişanlandırıldıktan sonra girdiği bunalım sonucu evde kendini asarak intihar etti. Karkar'ın cenazesi, otopsi için Urfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı.

12 yaşındaki çocuk tecavüze uğradı, polis 'rızası var' dedi ZEYNEP KURAY -ANFÖzel / 10:12 / 16 Mart 2011 İSTANBUL - İstanbul'da 12 yaşındaki bir çocuk daha 60 yaşındaki Şerif Mutlu adlı kişi tarafından tecavüze uğradı. Tecavüzcü tutukanırken, mağdur çocuk koruma altına alındı. Çocuğun ailesi Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi'nden bilgi almak istedi. Polis 'olay kendi rızasıyla olmuş' diyerek şok bir yanıt verdi. Ailenin avukatı Eren Keskin, polis hakkında suç duyurusunda bulunacak.

'Utanç davası’ olarak bilinen 13 yaşındaki N.Ç davasında Mahkeme’nin ‘rıza var’ diyerek sanıkları aklama girişimine tepkiler sürürken, bu kez de 12 yaşındaki bir çocuğa tecavüz olayında polis 'rıza var' diyerek tecavüzcüyü haklı çıkarmaya çalıştı.

İstanbul’da 12 yaşındaki bir kız çocuğu apartman komşusu olan 60 yaşındaki evli ve çocukları olan Şerif Mutlu’nun cinsel istismarına maruz kaldığı öğrenildi. Çocuğunun Şubat ayında yaşananları öğretmenine anlatmasıyla gerçek ortaya çıktı. Öğretmenin ihbarı sonucunda gözaltına alınan Mutlu tutuklanarak, Metris Cezaevine gönderildi.

Sanık hakkında Beyoğlu Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılırken küçük çocuk ise devlet koruması altına alındı. Ancak, çocuğun ailesi çocuklarının durumunu sormak almak için Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü’ne giderek bilgi almak istedi. Burada bulunan görevli bir polis, ‘olay kendi rızasıyla olmuş’ diyerek aileyi şok eden bir yanıt verdi. Polisin cevabı karşısında aile şaşkına dönerken, çocuğun ve ailesinin avukatlığını üstlenen Eren Keskin polis hakkında suç duyurusunda bulunmaya hazırlanıyor.

'ÇOCUKLARA TECAVÜZ YAYGINLAŞTI'

Olaya ilişkin ANF'ye bilgi veren Av. Eren Keskin, kız çocuklarına yönelik taciz ve tecavüzün son derece yaygınlaştığına dikkat çekerek şöyle dedi: “Bu olayların hiçbirini münferit olaylar olarak ele almak mümkün değil. Mutlaka devletin yerleşik militer, erkek egemen ve feodal sistemiyle birlikte değerlendirmek gerek. Bir N.Ç davası var. N.Ç davasında mahkemenin verdiği karar bütün kamuoyunu şaşkınlığa düşürdü. N.Ç. de bu olayları yaşadığı zaman 12 yaşındaydı ve mahkeme N.Ç’nin olayda rızası olduğunu söyledi. Aynı şey bu olayda da söz konusu. Çünkü bu olayda Çocuk Şubesine giden aileye orada yetkili bir polis bu şekilde bilgi veriyor. Mahkemenin bakış açısı bu, polisin bakış açısı bu. Yani mahkemelerin ve polisin kadınları ve çocukları koruması gerekirken, adil kararlar vermesi gerekirken kurumlar 12 yaşındaki bir çocuğun kendi rızasıyla tecavüze uğradığını hala kabul edebiliyorlar. Halbuki 12 yaşındaki bir çocuk hiçbir şekilde kendisine yönelik cinsel saldırıya rıza gösterebilecek yaşta değildir, bu mümkün değildir.''

Bunu düşünmenin bile insan haklarına aykırı olduğunu kaydeden Av. Keskin, Çocuk Şubesi’nde bu ifadeyi kullanan polis hakkında İstanbul Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.

'TC, SÖZLEŞMELERİN ÇOK UZAĞINDA'

Türkiye’nin kadına yönelik her türlü ayrımcılığa karşı sözleşmelere imza attığını da hatırlatan Keskin, “Bu sözleşmenin 5’inci maddesi erkek ve kadın arasında her alanda yaşanan eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasını şart koşuyor. Ama TC devletinde hala en üst resmi makamlar cinsel saldırıda hala 12 yaşındaki bir kız çocuğunun ‘rızasının’ varlığını kabul ediyorlarsa TC bu sözleşmenin çok uzağında demektir. O nedenle herkesin özellikle de resmi yetkililerin bu konuyu çok ciddi bir biçimde gündemlerine almaları, kadına ve çocuğa yönelik cinsel şiddetin önlenmesi konusunda başta polisler olmak üzere, okul idarelerinin, hakimlerin, savcıların ve adli tıp hekimlerinin gerçek bir eğitim sürecinden geçirilmesi gerek” diye vurguladı.