AKINCILAR AKINCILAR FORUM |
|
| Gazze 82. İlimiz Olur mu? | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
GÖLGE
Mesaj Sayısı : 1231 Reputation : 36 Kayıt tarihi : 16/05/09
| Konu: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Salı Tem. 06, 2010 9:46 pm | |
| [size=24][color:d6fb=yellow] Gazze 82. İlimiz Olur mu?[/color]
[/size] [size=18]
Bu konuyu tam olarak kavramak ve demek istediğimizi yine tam olarak anlatabilmek için önce HATAY`ı bilmemiz ve ondan sonra GAZZE`yle bağlantı kurarak neticeye varmamız mümkün olacaktır. HATAY: Hititler bölgeye “Hatti” adını vermişlerdir. Hatay adının buradan geldiği sanılmaktadır. Merkez ilçe Antakya`nın adı, kurucusu I. Antiochus` tan gelmektedir. M.Ö. 280-306 arasında 26 yıl Asya İmparatorluğuna başkentlik yapmış ve bu dönemde 500 bin nüfusuyla Roma ve İskenderiyeden sonra dünyanın 3. büyük şehriydi. Sırasıyla önce Perslerin idaresinde bulunmuş daha sonra İskender İmparatorluğunun eline geçmiş ve daha sonra da bu topraklara Selevkoslar hakim olmuştur. Roma ve Bizanslıların da eline geçen topraklar 638-969 yılları arasında Müslüman Arapların hakimiyetinde kalmıştır. Bu tarihten sonra yeniden Bizanslıların eline geçmiştir. 1084 yıllarında Türklerin eline geçmiş, fakat 1097`de I. Haçlı Seferi sırasında tekrar Haçlıların eline geçmiş ve 1268 yılına kadar Kudüs Latin Krallığına bağlı bir Dükalık olmuştur. 1268 Memluk Sultanı Baybars tarafından fethedilmiştir. 1516 Mercidabık zaferinden sonra Yavuz Sultan Selim tarafindan Osmanlı topraklarına katılmıştır. İlk önceleri Trablusşam Beylerbeyliğine bağlı bir ilçe olan Antakya, 20. Yüzyıl başlarında Halep Eyaletine bağlanmıştır. I. Dünya Savaşından sonra İngilizlerin, bunların çekilmesinden sonra da 30 Aralık 1918`de Fransızların işgaline uğramışlardır. 20 Ekim 1921`de Fransızlarla yapılan Ankara Anlaşması hükümleri gereğince bölgede İskenderun Sancağı adıyla içişlerinde bağımsız bir idare kuruldu. Fransızlar burada Suriye illerinden farklı bir yönetim uyguladılar. Türkiye Cumhuriyetinin çabaları sonucu 2 Eylül 1938`de bağımsız bir devlet oldu. Hatay Millet Meclisi Cumhurbaşkanlığına Tayfur SÖKMEN`i seçti. 23 Haziran 1939`da Türkiye ile Fransa arasında yapılan bir anlaşmayla Hatay`ın Millet Meclisi de Türkiye`ye iltihak/katılma kararı aldı. 24 Temmuz 1939`da son Fransız askerleri de çekildi. 1939 Temmuz`unda 3711 sayılı kanun ile “Hatay” adıyla Türkiye Cumhuriyetinin bir ili olmuştur. [color:d6fb=yellow] GAZZE ŞERİDİ:[/color] Gazze Şeridi: Filistinin batısında, Akdeniz kıyısında bir sahil şeridi. Filistin (Hamas) özel yönetimince yönetilmektedir. Adını en büyük şehri “Gazze”den alır. Güney batıda Mısır, kuzey ve doğuda İsrail ile komşu, uzunluğu 41 km, genişliği ise 6 ila 12 km`ler arasında değişen Gazze Şeridinin 360 km karelik alanında 1 milyon 800 bin kişi yaşamaktadır. 1967 yılından itibaren İsrail tarafından hava sahası, su kaynakları ve kıyı boyundaki deniz ulaşımı kontrol altında tutulmaktadır.
[color:d6fb=yellow] GAZZENİN TARİHİ ÖNEMİ:[/color] Stratejik bakımdan Ortadoğunun en önemli noktalarından birini oluşturan GAZZE; tarih boyunca savaşlara ve kargaşalara sahne olmuştur. Gazze, hem Kudüs`ün ve hem de Kahire`nin ileri karakolu niteliğindedir. Kudüsteki Latin Devletinin kuruluşu ve yıkılışı arasında en önemli savaşlar burada yaşanmıştır. Mısırı alan Napolyon orduları Gazze üzerinden Akka Kalesine ulaşmış ve burada Cezzar Ahmet Paşa komutasındaki Osmanlı ordusuna yenilerek geri dönmüştür. Sultan II. Abdülhamid Gazze`yi önce Hazine-i Hassa`ya katmış ve daha sonra kendisinin özel mülkiyeti haline getirmiştir. Osmanlının yıkılışının ardından hanedanlık mensupları İngiltere mahkemelerinde açtıkları veraset davalarını kazanmışlarsa da, daha sonra siyaseten temyiz mahkemelerince bozulmuştur. 1917 yılında İngilizler ile Osmanlılar arasında 1. ve 2. Gazze Savaşları yapılmıştır. Bu tarihten sonra Filistin sorununun devreye girmesiyle Gazze`nin stratejik önemi bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. 1948`de İsrail Devletinin kurulmasıyla birlikte Filistinin paylaştırılmasına dair 181 sayılı BM Genel Kurulu kararında Gazze, Filistinlilere verilen bölgeler arasında sayılmıştır. Ancak Filistin olarak gösterilen bölge, Ürdün ile Mısır`ın hakimiyetine verilmiş ve Gazze, Mısır`ın kontrolüne verilen bölgeler arasında yer almıştır. 1956 yılında Süveyş Savaşında İngiltere ve Fransayla işbirliği yapan İsrail Gazzeyi işgal etmiş ancak 7 Mart 1957`de bölgeyi boşaltmıştır. 1967 Haziran Savaşında Gazze tekrar İsrail tarafından işgal edilmiştir. 35 yıl süren İsrail işgali Gazze`nin 2005 yılında boşaltılmasıyla sona ermiş ama, Gazze Şeridi günümüze kadar karadan ve denizden İsrail tarafından kuşatma altında tutulmuştur. Filistin, Hamas`ın seçimleri ezici bir çoğunlukla kazanmasının ardından patlak veren El-Fetih-Hamas mücadelesi, Hamas`ın Gazze dahilinde kontrolü ele geçirmesiyle sonuçlanmıştır. Ne var ki; İsrail Hamas`ı bir terör örgütü olduğunu ileri sürerek onu otorite olarak kabul etmemiştir. Yaklaşık iki yil süren bu gergin ortam 2008 yılının son günlerinde yeriniİsrail saldırılarına bırakmıştır. Aslında İsrail başlangıçta Hamas`ı, El-Fetihi zayıflatacak ve Filistin cephesinin bölünmesini güvence altına alacak bir oluşum olarak görmüştü. Bunun neticesinde de yıllarca süren çatışma ve mücadelelerin ardından El-Fetih, gücünü ister istemez Hamas ile paylaşmak zorunda kaldı. Sonunda Hamas, El-Fetihi (FKÖ`yü) Gazze Şeridinden çıkarıp burayı tek başına yönetmeye başladı. İsrail açısından bakıldığında devletin kuruluşundan bu yana ilk kez bir rüya gerçek haline gelmekteydi. “Devletsiz iki ayrı halk ve iki ayrı yönetim.” Bugün yaşanan; çok amaçlı bir harekattır. Harekatın amacı Hamas`ı yok etmek değil, etkisiz hale getirmektir. İsrail, Filistinde herhangi bir gurubun etkinliği ele geçirmesinin istememektedir. Bunun için de özellikle İsrail Gazze ablukasını Mısırı da arkasına alarak acımasızca sürdürmektedir. Ne var ki, bugün Hamasla birlikte Gazzeliler, İsrail ve Mısır`ın şamaroğlanı durumuna düşmüş durumdadırlar. Savaş meydanında İsrail orantısız güç kullanarak Hamas`a ait, ya da Hamas` ın El-Fetih`ten devraldığı ne varsa yok etmektedir. İsrail, Hamas`ı iktidara gelmezden ve Gazze`yi ele geçirmezden önceki konumuna indirgemek istemektedir. Gazze`de bugün sayısız masum siviller ve çocuklar ölmektedir. Bir açıkhava hapishanesine dönüştürülen Gazze Şeridi kendisine uzanacak olan ciddi bir el beklemektedir. Bunun karşısında biz dünyalıların ise ölen ve yaralanan çocukların resimlerini seyretmekten, sayılarının kaça ulaştığını hesaplamaktan ve çaresiz beklemekten başka bir şey gelmiyor elinden...
[color:d6fb=yellow] SONUÇ:[/color] Gazze, Türkiye Cumhuriyetinin 82. vilayeti ve Gazze Şeridi Türkiye` nin yedi coğrafi bölgesine ilaveten 8. coğrafi bölge olabilir mi? El-Fetih; İsrail, ABD ve bölgedeki sünepe Arap liderlerinin oyalamaca siyasetiyle zulüm altında yıllarını geçiredursun, Hamas yönetimi, kendi yerel parlamentolarında alacakları Türkiye`ye iltihak/katılma kararıyla müthiş bir adım atmış olacaktır. Yerel Parlamentonun aldığı iltihak kararı referanduma götürülerek halkın da aynı kararı tasdik etmesi ve kabullenmesi neticesinde bu iltihak dünya kamuoyunda müsbet/olumlu karşılanacaktır. Türkiye, Gazze Şeridinin Sultan Abdülhamid Han`ın şahsi tapulu malı belgelerinin güncelleştirilmesi ve uluslararası oluşumlara kabul ettirmesiyle birlikte Gazze Şeridinin Türkiye`ye iltihakını sağlayabilir. Hamas bu konuda ikna edilmelidir. Halk ikna olur. Zaten üçte biri Kürtlerden, üçte biri Türklerden ve üçte biri de Osmanlı kökenli Araplardan meydana gelen Gazze Şeridindeki iki milyona yakın halk sünni temelde birlik ve beraberlik içerisindedir. Bu konunun gündeme getirilmesi, İsrail`in uykularını kaçırabilir. Mısır yönetimi firavunlaşabilir belki ama, bölge sükuna ve rahata kavuşur. Böylece Türkiye bin yıllık misyonunun gereğini yerine getirmiş olur. Bu konu enine boyuna irdelenmeli ve kısa vadede de adımlar atılmalıdır. Durup dururken Gazze/Hatay bağlantısını veya benzerliğini laf olsun beri gelsin kabilinden gündeme getirmedik. Tarihten alınacak müthiş ibretler var. Öyle görünüyor ki, Gazze`nin kaderi Hatay`a benziyor ve aynı akıbeti[/size]
Dr.Yusuf ISIK | |
| | | AZYA Admin
Mesaj Sayısı : 2611 Reputation : 38 Kayıt tarihi : 27/03/10
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Salı Tem. 06, 2010 10:57 pm | |
| Irak gözönüne alınmdan yapılan değerlendirmeler eksik, dolayısıyla yanlış olur. Bölge politikalarının kilit noktası Irak. AKP, Gazze'yi biraz da Irak ihanetini perdelemek için kullanıyor. Dikkat! | |
| | | vertes AKINCI MOD
Mesaj Sayısı : 323 Reputation : 14 Kayıt tarihi : 14/06/09
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Salı Tem. 06, 2010 11:05 pm | |
| yazı için teşekkür ederim gölge gönüldaş.. direkt konuya balıklama dalalım ve konuya sıcağı sıcağına küçük parentezler açalım.. böyle uçuk kaçık, absürd bir plan daha yeryüzünde varmıdır ?? bilmiyorum.. niye ?? türkiyenin kuruluş temeli mevcut statikosu olan bir karış vermem bir karış almam pragmatik yaklaşımındayken rejim -kemalist pataloji viran olup yıkılmadan değişirmi zannediliyor.. demokratik kongo cumhuriyeti tarzı idare biçimi ile kendi insanına hayatı zindan edenler kendilerine yeni köleler arıyorsa başka kapıya derler adamlar. pratikte niye olmaz ?? bunun daha ötesini ki azerbeycan şair lideri ebulfeyz elçibey türkiye ile sınırları kaldırıp tek ülke olma şiarını belirttiği zaman demirel reddetmekle kalmayıp elçibeyin iktidardan düşürülmesine önayak olmakla kalmayıp sonra ki süreçte aliyeve karşı düzenlenecek operasyonu türkeş üzerinden bildirerek gelişecek darbeyle iktidara gelmesi planlanan elçibeyi kelek köyüne hapsedip t.c adlı devletin ne olduğunu cümle aleme gösterdiler.. gazzenin genetiği ile t.c rejiminin genetik kodları uyuşmadığı gibi yanyana gelmesi de imkansızdan öte yalandır.. şimdi olayı halk bazına indirmeden örnek verelim gazzenin kurucu önderi şeyh yasin ile t.c kurucu önderi yanyana gelirmi ?? iki zıt kutup bir arada değil yanyana gelmesi yakınlaşması bilr boş tıngırtıdır.. kutuplarla ekvator yanyana gelirse bu durumda olur diyebilirim.. niçin olmaz ?? yukarda kurucu öğelerinden sonra gelelim yaşayan öğelerine allah aşkına kararlarları yanlış veya doğru iradesi güçlü kararlarından geri adım atmayan halid meşal ile türkiyede ki izdüşümü olan dönek-mason-zürriyetsiz demirel yanyana gelebilirmi ..veyahut bir sözü bir sözünü tutmayan çıkardığı kanunlarla halkın önce anasını belleyen sonra hafiften düzelterek iyilik görüntüsü veren kasımpaşalı kopil ile dirayetli ve siyasi emir makamını takip eden haniyye bir olabilir mi ?? nasıl olmaz ?? I love you filmini seyredenler bilir sınırları içindeki köyü dahi tapuda göstermeyen nüfusta kabul etmeyen bir sistemin devamı olan rejim gazzeyi kabul edermi ?? bu gibi bahaneler uzar gider ki ben kestirmeden şunu söyleyeyim kendi evi pislik içinde yüzen bir insan başkasının evini temizleyebilirmi ?? allah akıl izan fikir versin wesselam.. | |
| | | GÖLGE
Mesaj Sayısı : 1231 Reputation : 36 Kayıt tarihi : 16/05/09
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Salı Tem. 06, 2010 11:31 pm | |
| Bölge Politikasinin Merkezi Filistin...
Kacinci vilayet olacagi meselesinde,benim anladigim,A.Güle atifta bulunan mesajlar.RTE nin bunu yapamiyacagi asikar,ancak,kacinci ili olursa olsun bence mahzuru yok..
Gülzade hani "Filistinin Tapu"larindan bahsedip,ardindan efendilerinin uyarmalari ile sus pus olan haline atif yapilan noktalar var...
Tabiki Irak ta oynanan büyük oyunlar ve katliamlar Filistin meselesi icinde kapatiliyor.Ancak meselenin can damari ve cözüm noktasi da Filistin.
Sayin vertes,
Olumsuz durusunu,tabiki Filistin Direnis,Ahlaki ve Anlayisi icinde Olan Filistin Topraklarinin magdurlari ve Mazlumlari ile, Bu anlayisin Anadoluda kök salmasini istemeyenleri yanyana getirmek mümkün degil; Ancak yapilan yorum,Hatay misalinden yola cikarak,olusmus bir gelismenin, isigi altinda yorumlanmasi, fikrin gerceklesebilecegi heyecanini veriyor. Ancak gerceklesmesi RTE politikalari icinde mümkün olmiyan yanlarini herkes biliyor.
Cünki meselenin cözülmesine Türkiye ABD nin Stratejik müttefiki olarak ,baktigi icin,Israil devletinin mesruiyeti icinde görüyor.Filistin de yasiyan ve sürülen insanlara karsi ,ürettigi politik bir devlet ifadesi yok..Var olan ifade Israil devletinin mesruiyetidir....
| |
| | | INSAN
Mesaj Sayısı : 892 Reputation : 33 Kayıt tarihi : 17/05/09
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Salı Tem. 06, 2010 11:43 pm | |
| Anadolu insaninin, bu istegi yüksek sesle söylemelesinin ve böyle bir Vilayeti istemesinin hicbir mahzuru yok. FAydasi var....
........
| |
| | | AZYA Admin
Mesaj Sayısı : 2611 Reputation : 38 Kayıt tarihi : 27/03/10
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Çarş. Tem. 07, 2010 12:15 am | |
| Bu gün müslümanlar önündeki mania, Kemalist patoloji olmayıp, AKP, Fetullah. Yani dini içten yıkan tayfası. Ha, Kemalist diye kastedilenler bunlarsa, mesele yok. Kemalizm müslümanlara bir mania teşkil etmedi. (Zulüm ayrı şey.) Hatta o tehlike alarmı ile müslümanlar diri ve mücadeleci bir kimlik kazandılar. Ne zamanki iktidarlara müslümanlara şirin gözükenler gelmeye başladı, mücadele de ona göre ılımanlaşmaya başladı. Tehlikenin büyüklüğü de burada, zulmeden, göz planında zulmü aşikar olduğundan tehlike olarak ön planda görülüyor, görülmeye devam ediyor da, şaklabanlık yapanların içeriden kurutucu tesirine -ki zulm canını alır şehid olursun da diğeri imanını alır- tercih ediliyor. Kemalizm denilen şeyin hesabı çoktan görüldü. Müslümanlara karşı bir hamle yapacak güçlernin olmadığı ifşa edildi. Şimdi bunlarla uğraşmayı ön plana almak, ölüyle dövüşmeye benziyor. Kemalizm kalesi çoktan düştü. AKP fethedilen alanda fatihçilik oynayarak, bir daha bir daha fatih pozlarında. Şimdi asıl düşürülmesi gereken kale, işbirlikçi İslamcılık, ılımlı islam, yani mürted ve münafık tayfası. AKP'nin, "kafirlere saldırıyoruz" havasında, kemalizme karşı operasyonları da bu manada, hedef saptırmaktan başka bir şey değil. Yoksa gerçekten asıl düşmana karşı bir hamle niyeti olsa, bu meselelrin halli çok kolay olurdu. İş böyle uzamaz, sokak kızlarının ağzındaki ciklete dönmezdi. Sahte kutuplaşmalar, sahte düşmaanlıklar doğurur ve gereksiz iç savaş, kardeş kavgaları manzarası verir. Hedefte asıl düşman değil de asıl düşmaın kuklaları vardır. Bu kuklaya karşı savaşan da kahraman pozlaarında gezerken, aaa o da ne, adam asıl düşmanın işbirlikçisi. Aksiyon net olmalıdır. Hedefler net olmalıdır. Mücadele net olmalıdır. Düşman net olmalıdır. Dost net olmalıdır. İttifaklar da bu netlikler üzerine kurulur ya da bozulur. Bu ülkede, Amerikan işgalini ağzına almayan, NATO üslerini ağzına almayan adam, işbirlikçidir. Ve kim işgali ve işgal üslerini ağzına almaya başlamışsa, potansiyel mütefik keyfiyeti arzeder. Temel ve asıl hareket, lider siyaset İBDA olduğuna göre, biri, şaklabanlığından dolayı diğerinin geçmişteki zulmüne tercih sebebi olamaz. Sayın Vertes, bir diğer yazınızda ifade ettiğiniz gibi, bunlar birbirinden ayrı tutulması gereken durumlardır. | |
| | | vertes AKINCI MOD
Mesaj Sayısı : 323 Reputation : 14 Kayıt tarihi : 14/06/09
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Çarş. Tem. 07, 2010 12:45 am | |
| insan gönüldaş elbette ki dediğin gibi anadolunun talebi dile getirmesi bize fayda verir ki her sözcüğüne katılmamak art niyet taşıyan gizli imasnzılıktır diye bir adım ileriye götüreyim ben.. hatay işi fransızların anglo sakson -ingiliz ayak oyunu sonucu bize vermeye rıza gösterdiği bir alan olduğu gözden kaçmamalıdır.. dikkat eder yerkürenin problemli alanlarına bakacak olursak ingilizlerin geri çekilirken geride iki devlet arasında problemi devam ettirecek bir kara parçasını arkalarında bıraktıklarını unutmayalım.. misal keşmir -kıbrıs gibi böyle alanlar yaklaşık islam dünyasında otuza yakın olup islam dünyası kendi içinde veya yakın komşusu ile dalaşırken batı merkezli ingiliz alman fransız düşmanlığı üzerine ittifak yapmasınlar diye bilinerek böyle alanlar hazırlanmıştır.. gönlüm elbette ki gazze ile ellerimizin buluşmasından yüreğimin bir kenarında yarası varsa sonuçta kalbimde yer edindiğindendir.. benim olumsuz bakıştan ziyade dikkat çekmek istediğim içerde ki hainlerin şu an itibariyle bakışlarını resmetmek kabilinden.. neler düşündükleri-neler yapabilecekleri düşünecekleri amaçları ve en öenmlisi karşıt tarafın bakış açısı üzerine bir öngörü diyelim.. biz ne yapmalıyız ?? neler yapmalıyız ?? nerde ne söylemliyiz ?? bu tarz suallere cevap arayacak olursak kendimce şöyle cevap vermeyi doğru buluyorum .. 1 ) gazze üzerinden içerde ki hain kişi-gurup-rejim kurumlarının eksiklerini dile getirerek fikri yönden mevcut yapının acizliğini sonrasında ise külliyattan yola çıkarak olması gereken çözümün ne olduğu gösterilmeli.. 2) olması gereken çözüme yürünürken akli-hissi-dengeli adımlar olarak neler yapılabileceği sıralanarak toplumun dikkati çekilebilir.. 3 ) toplumun değerlerini öne alıcı mevzuuya dikkat edilirken hissiyatla birlikte hain saflarını kendi içlerinde parçalayıcı birbirlerine karşı besledikleri niyetler dile getirlerek düşmanın- iç kulvarda ki uzantıları ile dış kulvar bağlantıları seslendirilerek tuzruhu dökercesine iç kulvar ve dış kulvardakilerin üzerine sifonu çekmek gerek diye düşünüyorum.. 4 ) iç kulvarda ki şu-bu cenahta ki hamasi nutuk atan istirmacıların israille yaptıkları işbirliğini aleniyete dökerek tek gerçek olmanın nasılını niyesini soru sormaya mahal vermeden sergileyebilmek. 5 ) gazze düğümünü çözerken bir bakıma içerde ki rejimin kördüğümünü çözücü bir metodla fayda devşirelebilirmi diye sesli düşünüyorum.. yukarada ki makaleyi yazan arkadaş iyiniyetle yazsa da yazısı fikri bütünlükten ve eksik bakışı yansıttığını belirtmeye mecburum.. örneğin israilin mısırı arkasına aldığını söylüyor değilmi ?? vallahide yalan billahide yalan israilin mısırı arkasına aldığı mısırın desteğiyle yürüdüğü falan yok .. israil mısırı kaçakçıların mayınlı araziye sürdüğü katırlar gibi kullanıyor. mısır mayınlı arazide yürüyen eşşek -katır olarak sürülerek-süründürülerek kullanılıyor aynı içerde ki bir kısım yapının bilerek israile çalışması gibi.. kaos güzeldir kaoitik ortam güzeldir kasırga güzeldir kargaşa güzeldir çün ki ..................... sancının peşisıra doğacak olan yeni bir dünyadır .. gecenin ardı gündüz kaosun ardı İBDA dır hazırlanmalı wesselam... azya gönüldaş seni gördüm mutlu oldum :))) | |
| | | INSAN
Mesaj Sayısı : 892 Reputation : 33 Kayıt tarihi : 17/05/09
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Çarş. Tem. 07, 2010 11:28 pm | |
| Israil MISIR i arkasina aliyor.Bu tesbit dogru. 67 israil savasinda yenilen Misir ve birlesik Arap cephesi,kendi icindeki ayriliklarla,birbirlerinden uzaklasmislardir.Özellikle MISIR kendi icindeki Müslüman Kardesler Hareketine karsi,almis oldugu tavir icinde,Israille dogrudan isbirligi vardir.Müslüman Kardesler Hareketi nin Filistin direnisine destek vermesi ve bu destegi güclendirmesi,MISIR in Israille olan isbirligini artirmistirr.
Türkiye den giden yardimlarin MISIR uzerinden gecirilmesi icin, Öyle kolay kolay kapilar acilmamaktadir.MISIR yönetimi, ABD ile Türkiye den daha sarsilmaz baglar icinde bulunmaktadir.ABD yeni yeni MISIR icinde muhalif hareketlere göz kirpmaya baslasa da Mevcut yönetimi uzun suredir,askeri , siyasi, ekonomik olarak desteklemektedir.
Gazze seridinde bulunan Refah kapisi nin acilmasi bile MISR tarafindan engellenmekte, Temel ihtiyaclarin saglanmasi mümkün olamamaktadir.MISIR in Israil isbirligi, Siyasi,isthbarat,ekonomik aalanlarda sürmektedir.
.........
MISIR in yönetimdeki diktatörlügü,tek adam iktidari yillarca ABD tarafindan dile getirilmedigi gibi bu ülkeye demokrasi teklif edilmemistir.
Ama diger kontrol edemedigi ülkelere,yada iktidarinin tehlikede oldugunu düsündüdgü ülkelere Demokrasi teklif etmis,hatta bu Demokrasiyi götürmek icin Isgallerini mesru göstermistir...
................... | |
| | | vertes AKINCI MOD
Mesaj Sayısı : 323 Reputation : 14 Kayıt tarihi : 14/06/09
| Konu: Geri: Gazze 82. İlimiz Olur mu? Perş. Tem. 08, 2010 7:29 pm | |
| abdulnasır'ın semerde oturmasına az kaldı ..ben guron israil cumhurbaşkanı semer nedir ?? semerde kim oturur ?? zaten cevabı biliyorsunuz yazmaya gerek yok.. arkasına almak = güçsüzün güçlünün ardına saklanarak kendisinde olmayan güçü başkasının sırtından düşmanı gördüğünün gözünü korkutmak-kendisine yönelen tehdidi bertaraf etmek manalarına gelir ki bu coğrafyada mısırın israilden güçlü olduğunu idda etmek olayı yanlış görmeye sebep olur.. adamın yüzüne vuruyorlar adam diyor ki ah dalım ( sırtım ) diyorlar ki senin yüzüne vuruldu neden sırtım dedin ?? adam der ki ardım-sırtım güçlü olsaydı bana önden vuramazdı.. israil mısırın arkasına saklanarak mı filistinlileri öldürüyor ?? israil mısırın arkasına saklanarak mı mavi marmarayı vurdu ?? benim kasdettiğim israil mısırı filistinlilerin birleşmesi için kullandığı gibi mısırı amborga baskısının uygulanmasında vazifelendirerek bir nevi mısırı idare eden güç olduğunu göstermektedir.. mısırın en onurlu zannedilen lideri abdulnasır dahi israil başbakanlarından şaret adlı lanetlinin hayranı olup şarete yazdığı mektuplarda yaptığı iltifatlarla hayranlığını saklamaya dahi gerek duymamıştır.. insan gönüldaş mısır amerika ilişkileri konusunda dediğin haklı olup ekleme babından sadece şunu ekleyebilirm israil mısırın kontrolünü amerika eliyle yapmaktadır ki sonuçta mısırı idare eden -mısırı eşşek niyetine semer vurup filistinlilere yönlendiren asıl güç israildir.. orkestrada kimin ne çaldığı değil orkestrayı kimin yönettiği önemli olsa gerek. ortadoğu isimli orkestrada kemanda mısır davulda ürdün bas gitarda iranın olması önemli değil bu çalgıcıları yöneten şef kim onu görmek lazım diye inanıyorum.. | |
| | | | Gazze 82. İlimiz Olur mu? | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|