[img]
http://www.dw-world.de/image/0,,4444485_4,00.jpg[/img][color:2a92=yellow][size=24]
[b]Savaş sonrası travma[/b] [/size]
[/color]
Afganistan'da savaşıp geri dönen çoğu asker ağır travmalar geçiriyor. Vurulan ya da silah arkadaşlarının ölümüne tanık olan askerler, eski hayatlarına dönmekte güçlük yaşıyor.
Askerî üslere çarpan füze görüntüleri ya da ölmüş silah arkadaşlarının görüntüsü… Bunlar Afganistan’da savaşıp geri dönen çoğu askerin asla kurtulamadığı tecrübeler. Eski hayatlarına geri dönmek, onlar için artık çok zor oluyor. Kötü anları kâbuslarında tekrar tekrar yaşıyorlar. Bir kapının sert bir şekilde kapatılması bile onları fazlasıyla ürkütüyor.
[img]
http://www.dw-world.de/image/0,,5438145_1,00.jpg[/img]Koblenz’deki Federal Alman Ordusu Merkez Hastanesi’nde tedavi gören Matthias, Afganistan’ın kuzeyindeki Kunduz’da 4,5 ay boyunca savaştı. 21 yaşındaki asker için bu ilk yurt dışı operasyonuydu. Devriye sırasında çoğu kez saldırılara hedef olan ve füze saldırılarına maruz kalan 19’uncu birliğin üyesiydi. Bu saldırılarda dört asker ölmüştü. Matthias, geçen yıl haziran ayından beri tekrar Almanya'da. Ancak eski hayatına geri dönmek onun için oldukça zor. Daha saldırgan ve aşırı duyarlı olduğunu belirten Matthias, daha fazla ürkekleştiğini de anlattı:
"Bir yerde bir kapı çarptığında, bu beni hemen korkutuyor. Sonra gözlerimin önüne, üsse füze düşmesi ya da benzeri bir olayın yaşandığı bir görüntü gelebiliyor.“
[color:2a92=violet][b]
Gözlerinin önünden gitmeyen görüntüler[/b]
[/color]
Yaralanmış ya da hayatını kaybetmiş askerlerin görüntüleri bir bir gözlerinin önünden geçiyor. Genç asker, Afganistan'da pek çok kez silah arkadaşlarının nasıl öldüğüne tanıklık etmek zorunda kalmış:
"Bu ilk olarak, ilk askerimiz hayatını kaybettiğinde başladı. Boş lafların sona erdiği artık benim için çok aşikârdı. Artık hiçbir şey düşünüldüğü gibi değildi. Devriyeye çıkıyoruz, her şey iyi ve sonra hepimiz sağ salim eve dönüyoruz! Tam aksine şimdi her şey çok daha gerçek ve ciddi. Artık geri dönüşü yok. O andan itibaren her şeyi anlıyorsunuz. Ve gerçekten eve dönüp dönemeyeceğinizi düşünmeye başlıyorsunuz. Ben de şunu düşündüm: ’Ben neden buradayım?’“
Matthias, üsteki psikologla konuşmuş. Esasında daha önce Almanya’ya dönmeyi düşünmüş. Ancak sonunda defalarca kez silah arkadaşlarını korumak için devriyeye çıkmış.
[img]
http://www.dw-world.de/image/0,,5470302_1,00.jpg[/img][color:2a92=violet][b]
Operasyon sırasında vurulmuş[/b]
[/color]
Her devriye tehlikeli ve her defasında bu sonuncu devriye olabilir. Bir defasında operasyon sırasında vurulan Matthias, operasyonlarda görevini ifa edip gerekli tepkiyi gösterebilmenin önemli olduğunu belirtiyor:
"O anda kulağınızın dibinde kurşunların uçuştuğunun bilincinde olmuyorsunuz. Örneğin benim başıma şöyle bir olay geldi: Koşarken yere baktım ve çamur havaya sıçradı. Sonra yavaş yavaş vurulduğumun farkına vardım. Sadece asker olduğum zamanlarda öğrendiklerimi yaptım. O anda iyi düşünemiyorsunuz.“
[color:2a92=violet][b]
Yaşananlardan bahsetmek istemiyorlar[/b]
[/color]
Görevini şimdi Almanya’da sürdüren Matthias, Afganistan’daki görevi öncesindeki gibi bir hayat yaşayabileceğini artık düşünemiyor. Arkadaşları ya da ailesine korkularını anlatması da çok zor çünkü onlar ne zihnindeki görüntüleri biliyor ne de görev yaptığı ülkeyi tanıyorlar. Benzer şeyleri yaşayan pek çok asker sıkıntılarını paylaşmak istemiyor:
"Yaşananlar hakkında konuşmak istemiyorsunuz çünkü belki de gerçek yüzünüzün ortaya çıkmasından korkuyorsunuz. Dışarıya karşı zayıf görünüyorsunuz ama aslında zayıf görünmek de istemiyorsunuz. Kimse sorunu olduğunu itiraf edemiyor.“
[img]
http://www.dw-world.de/image/0,,5472910_1,00.jpg[/img]Matthias, acı anılarını unutup hayata devam edebilmesi için zamana ihtiyacı olduğunu belirtiyor. Genç asker, Ordu Hastanesi'nde, kötü görüntüler geri geldiğinde neler yapabileceğini öğreniyor. Örneğin kendini kötü hissedince dilini ısırıyor, böylece acı dürtüsü onun şimdiki zamana ve olduğu yere geri dönmesine yardımcı oluyor.
[color:2a92=orange]© Deutsche Welle Türkçe
Sarah Steffen / Çeviri: Başak Sezen[/color]