5 Aralık'ın hikayesi bir tarafa, bu gün o mânânın AKP ile devam ettiğini, saldırının AKP olarak sürdürüldüğünü belirtelim.
İBDA'nın imha edilmesi gayesini haiz 5 Aralık ne ise, bunu cepheden saldırarak gerçekleştiremeyeceğini anlayanlar, 28 Şubat süreci, AKP ile devam ettirlmekte. AKP, 28 Şubatla başlayan sürecin devamından başka ne ki?
Savaştan, saldırıdan maksat, teslim almak, silahsızlandırmak, dönüştürmek, kendisine benzetmek olunca, yani siyasi gayeyi tahakkuk ettirmek olunca, bu işin ille savaşarak olması da gerekmez.
Darbe düşmanı AKP, darbe teşebbüslerinin ısrarla üzerine gidiyor da, Çevik Bir tarafından, açıkça, "post modern darbe" oalrak nitelenen 28 Şubat'ı hedef almıyor. Bilakis, Çevik Bir, RTE'nin damadının başında olduğu Çalık'ın Holdingine danışman.
5 Aralık saldırısının, o mananın mirasçısı AKP ve güdcüleri, RTE ve Gül en başta hesap verecek unsurlardır. Bu gün Vikiliks belgelerinin onların laeyhine gibi düzenlenmiş olmsı da onları bundan kurtaramaz, hedef tesbitinde başa onları almamıza mani olamaz. Hedef şaşartmasına gelmeyeceğiz. Efendiler dururken yanlarındaki karakulakları başa almayacağız. Yapılan her icraatın baş sorumluları onlar, karakulaklarınki de onlara fatura edilmek üzere.
Derdimiz kavga etmek dedik, ısrarla ve es geçmeden, her defasında bu esas hasım tebiti çerçevesinde AKP'nin liderlerininin adını anmaktan, asıl mesullerin onlar olduğunu tekrarlamaktan vaz geçmeyeceğiz.
Onları her daim hedefin merkezine oturttuktan sona karakulaklar da kendilerine uygun muamelenin hedefi olacaklar elbet. Onların adını anmadan, hedefin merkezinde olduklarını her defasında vurgulamadan yapılacak her hamle, eksik olacak, hedeften bizi saptırmaya dair olarak damgalanacaktır.