FİTİLLİYORLAR

Onları hapisten kurtaracaklar

--------------------------------------------------------------------------------

Tarih : 28.10.2010 09:55:55


--------------------------------------------------------------------------------

TCK değişiyor ve Melih Gökçek, Zahid Akman ile Davut Dursun hapisten kurtuluyor

--------------------------------------------------------------------------------





Karakter boyutu :
TCK değişiyor ve Melih Gökçek ile eski ve yeni RTÜK Başkanları Zahid Akman ile Davut Dursun hapisten kurtuluyor. Akman ve Dursun ‘’Görevi kötüye kullanmaktan’’2 yılı aşkın hapse mahkum oldu. Yargıtay bu cezayı onadığı taktirde 17 ay süreyle cezaevine gireceklerdi. Değişiklik, dokunulmazlık dosyaları olan 60 milletvekilini de kapsıyor.

İktidar partisi, TCK’da değişiklik yaparak Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile, eski ve yeni RTÜK Başkanları Zahit Akman ile Davut Dursun’u da kurtarma formülü buldu. Akman ve Dursun ‘’Görevi kötüye kullanma’’ suçundan 2 yılı aşkın hapse mahkum oldu. Yargıtay bu cezayı onadığı taktirde 17 ay süreyle cezaevine gireceklerdi.

AKP Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak’ın kanun teklifi ile, görevi kötüye kullanma suçunda ‘’’Bir yıldan 3 yıla” kadar olan hapis cezası, “6 aydan 2 yıla” indiriliyor. Ceza da paraya çevrilip ertelenebilecek. Görevi ihmal nedeniyle kamuyu zarara uğratan veya çıkar sağlayanlar için “6 aydan 2 yıla kadar” olan hapis cezası da “3 aydan bir yıla kadar” hapis cezasına çevriliyor

VEKİLLER, GÖKÇEK, AKMAN VE DURSUN…

Yasal değişiklik, hakkında bu suç iddiasıyla çok sayıda dava bulunan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in yanı sıra, 2 yıldan fazla hapis cezası alan ve dosyaları halen Yargıtay’da bulunan RTÜK’ün eski ve yeni başkanları Zahit Akman le Davut Dursun’u da ilgilendiriyor. Ayrıca TBMM’deki 703 dosya arasında da, milletvekillerine ait aynı suç iddiasıyla 60 adet dokunulmazlık dosyası bulunuyor.

RTÜK eski Daire Başkanı Cengiz Özdiker,2004 yılında görevinden alınmış ancak mahkeme, göreve iade etmişti. RTÜK yönetimi kararı uygulamayınca mahkemelik oldu. Dava sonucu Zahit Akman’ın yanı sıra, Davut Dursun ve mevcut RTÜK üyelerinden Abdülvahap Darendeli, İlhan Yerlikaya ve Taha Yücel, 2 yıl 2 ay 10 gün ile 2 yıl 9 ay 10 gün arasında hapis cezasına çarptırıldı. Ceza Yargıtay tarafından da onaylanırsa bu isimlerin RTÜK üyelikleri düşecek, cezaevine girecekler.

GÖKÇEK ‘’FİTİLLEMEK’’ İSTİYORDU

Yasada bu yönde değişiklik yapılmasını Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek istiyordu. Gökçek bir süre önce TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ile konuşmuş ve dinlemeye takılan konuşma şöyle kaydedilmişti:

Gökçek: Beni 240’tan yargılıyorlar. Bunu 3 yıldan 6 aya indiremez misiniz abi ya? 6 ay olunca, belediye başkanları bu cezayı alıyor ama paraya çevriliyor, belediye başkanlığı süresi de gitmiyor.

Kuzu: Şu anda bana gelen 140 dosya var, bizim milletvekillerinin. 60’a yakını bu 240...

Gökçek: Kaç tane varsa bir bana çıkartsana. Ben onları bir fitilleyeyim.

Kuzu: Var, var ben sana listesini vereyim onun.
Gökçek: Ben onun kulisini iyice de yaparım ortalığı ayağa kaldırırım. O listeyi ver bana.

GAZETEPORT

kaynak:

http://www.gercekgundem.com/?p=325012

Rahat rahat kanunsuzluk yapmak istiyoruz!
29.10.2010 - 08:23 Yazdır Arkadaşına gönder Kendisini sınırlayan yasaları anında değiştiren ya da böyle bir yasa yokmuş gibi hareket eden AKP, şimdi de "görevi kötüye kullanma" suçunun cezasının indirilmesini öngören bir teklifi Meclis'e getirdi.

AKP Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak, "görevi kötüye kullanma" suçunun cezasının indirilmesini öngören bir teklifi Meclis'e sundu. Hareket alanını daraltan ve işine gelmeyen yasaları anında değiştiren AKP, bu teklifle beraber bakanlardan milletvekillerine, belediye başkanlarından bürokratlara kadar kadrolarına yasaları dinlemeden de "rahat rahat ve hızlı" hareket etme şansı tanıyor. Kaynak'ın teklifi, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı İ. Melih Gökçek gibi birçok AKP'liyi sevindirecek gibi görünüyor.

Mevcut yasa maddesi ne diyor?
Türk Ceza Kanunu Madde 257:(1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) İrtikap suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisi, birinci fıkra hükmüne göre cezalandırılır.

Suç hangi durumlarda oluşuyor?
"a) Yasal yetkinin aşılması
b) Yasal biçim ve yönteme uymama
c) Takdir yetkisini amacı dışında kullanma
d) Ön koşullara uymama
e) Mahkeme kararları gibi takdire olanak tanımadan uyulması gereken kararlara uymamakta ısrar etmek
f) Memurun kendisi ve yakınları hakkında işlem yapma durumuyla karşı karşıya gelmesine rağmen devretmesi gerekirken devamla lehe işlem yap-ması
g) Kendisine veya başkasına yarar sağlamak veya başkalarına zarar ver-mek amacıyla hareket etmesi" gibi biçimlerde kamu görevlisinin görevine ait yetkileri kötüye kullanması durumlarında suç oluşuyor.

Teklif ne getiriyor?
Teklif ile, TCK’nın 257. maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçuna ilişkin cezalarda indirim öngörülüyor. Teklifle, “görevinin gereklerine aykırı hareket ederek kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan” kamu görevlisine, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilmesi hükme bağlanıyor. Mevcut yasa hükmünde ise bu suçun cezası “1 yıldan 3 yıla kadar hapis” şeklinde düzenleniyor.

Yasalara aykırı davranmak yasal olsun!
Çoğu durumda, görevi kötüye kullanan bürokratlarının yargılanmasına idari izin vermeyen ve milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldırmamakta ısrar eden AKP, bu yasa ile bu durumu bir 'dert' olmaktan çıkarıyor.

Bir ihaleyi daha 'rahat ve hızlı' bir biçimde yandaş bir şirkete vermek, herhangi bir projede yasal gerekliliklere takılarak zaman kaybedilmemesini özendirmek, kadrolaşırken atamalarda daha 'rahat' davranmak, yasalara aykırı bir biçimde HES benzeri projeleri başlatmak, kentsel dönüşüm gibi konularda 'cesur' davranmak, kamu kaynaklarını daha keyfi kullanmayı kolaylaştırmak yeni düzenlenmenin yaratacağı durumlardan sadece birkaçı.

“Gökçek’le alakası yok”
AKP’li Veysi Kaynak’ın Meclis’e verdiği “görevi kötüye kullanma” suçunun cezası indirilsin teklifine Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu destek verdi. Bu değişikliğin Gökçek ile ilgisinin olmadığını savunan Kuzu, ”Biz o görüşmeyi 2004’te yapmıştık. Yani Sayın Gökçek’in talep ettiği tarih 2004. 2004 nere, 2010 nere? Hiç alakası yok” dedi. Kuzu ayrıca, “Sayın Gökçek ile görüşmemle falan bir alakası yok. İşçi Partisi’nin aranması sırasında orada ele geçirilmişti o görüşme kaydı. Zaten Melih Bey dava açtı, dava devam ediyor. Ama böyle bir görüşme var. Bu çok doğal birşey, adam bana bir belediye başkanı olarak soruyor. Söylenen yapılan bin kez doğrudur. Mesele kurtarma meselesi de değil” dedi.

Bunun geç kalınmış bir teklif olduğunu savunan Kuzu, “Hakikatten görevi kötüye kullanmasının cezasının mutlaka indirilmesi lazım. Çünkü çok çabuk isnad edilebilin bir suç, insanları çalıştırmıyor. Devlet memurlarının, kamu görevlisinin işine engel olan korkutan bir suç” dedi.

Ancak İ. Melih Gökçek’in yargılandığı davaların Kuzu’nun bahsettiği türden bir dava olmadığı biliniyor. Örneğin Gökçek, ABD Büyükelçiliğini çevreleyen yapılaşmaya ilişkin idari yargının verdiği yürütmeyi durdurma kararına uymayarak, "görevini kötüye kullandığı" için yargılanıyor. Yani yargının verdiği kararı bilinçli bir şekilde uygulamadığı için.

“Saçma sapan bir madde”
Tasarının önemli ancak yetersiz olduğunu savunan İ.Melih Gökçek, Milletvekilinin bu çabasıyla herhangi bir ilgisinin olmadığını, teklifi, gazetelerden öğrendiğini söyledi. Maddenin TCK’dan çıkarılması gerektiğini söyleyen Gökçek, “Böyle saçma sapan bir madde olamaz. Maddenin külliyen kaldırılması lazım” dedi.

Konuşmada neler vardı?
Gökçek ile Kuzu arasında geçen ve Aydınlık’ta yayımlanan konuşmada bir süre gündemde yer almıştı. İşte o telefon görüşmesinden bir bölüm:
Melih Gökçek: 240´tan yargılıyorlar beni şimdi. 240 dediğiniz kanunda sayılmayan haller. Ben ne bileyim kanunda sayılmayan hallerin şey olduğunu abi ya.
Burhan Kuzu: Çorba gibi maydanoz gibi bir şey işte.
M.G: Abi şunu yapamaz mısınız, yani bu 240´ı 3 ay 6 aya indiremez misiniz abi ya?
B.K: Cezasını mı?
M.G: Evet?
B.K: O zaman faydası ne öyle olunca?
M.G: Abi 3 aydan 6 aya olunca, belediye başkanları bu cezayı alıyor, paraya çevriliyor, belediye başkanlığı süresi de gitmiyor. Mahkum olup içeri atsa, 2 ay gidip yatıp geliyorsun ondan sonra işine devam ediyorsun.
B.K: Hıııı. 5-6 ay diyorsun, olabilir... Şu an ne kadar ki, onun şeyi.
M.G: 1 seneden 3 seneye...
B.K: Çok...
M.G: Tabii çok abi, o kadar saçma ki, adam bankayı soyuyor 3 sene, ben 240´tan, keyfi muameleden, şundan bundan 3 sene. Olur mu böyle bir adalet?
B.K: Şu anda bana gelen 140 dosya var, bizim milletvekillerinin. Aşağı yukarı 50 küsuru, 60´a yakını bu 240...
M.G: Bu 240´ı, milletvekilleri hangisi, kaç tane varsa bir bana çıkartsana. Ben onları bir fitilleyeyim.
B.K: Var, var ben sana listesini vereyim onun.
M.G: Abi bir zahmet abi ya. Bir fitilleyeyim de 3 yıldan 6 aya indirelim bunu.

(soL - Haber Merkezi)