AKINCILAR
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

AKINCILAR

AKINCILAR FORUM
 
AnasayfaKapıGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 avrupa konseyi ve akp

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
turbix




Mesaj Sayısı : 161
Reputation : 7
Kayıt tarihi : 15/04/10

avrupa konseyi ve akp Empty
MesajKonu: avrupa konseyi ve akp   avrupa konseyi ve akp EmptyCuma Haz. 25, 2010 2:47 am

Avrupa Konseyi'nde başörtüsü tartışması
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde başörtüsü tartışması yaşandı. Kuruldaki konuşmasına başını kapatan bir örtüyle başlayan Avrupalı parlamenterin "İslam'da başörtüsü yoktur" yorumuna AK Parti milletvekili Mehmet Tekelioğlu'ndan sert eleştiri geldi.
24 Haziran 2010 Perşembe, 16:47:58

Alman haber ajansı Deutsche Welle'nin haberine göre, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) tarafından Strasbourg'da kabul edilen kararda İslam dini ve Müslümanların Avrupa’nın bir parçası olduğu, İslam’ın Hıristiyanlık ve Musevilik’le aynı kültürel ve tarihi kökleri paylaştığı, aynı temel değerleri tanıdığı vurgulandı.

AKPM tarafından oy birliğiyle kabul edilen kararda Avrupa devletlerinden burka veya peçeli çarşafa genel yasaklama getirmemeleri istenirken, İsviçre’ye de minare inşası yasağına moratoryum uygulaması çağrısında bulunuldu. Müslümanlardan da kadın-erkek eşitliği konusunda adım atmaları istendi.

AKPM’nin “Avrupa’da İslam, İslamizm ve İslamofobi” başlıklı raporu genel kurula gelmeden önce kulislerde, popülist sağcı partilere mensup üyelerin genel kurulda sorun çıkartabilecekleri ve oturumu şova çevirebilecekleri kaygısı hakimdi. Ancak korkulan olmadı ve karar tasarısı 30’dan fazla değişiklik önergesinin tartışıldığı oylama sonunda oy birliğiyle kabul edildi.

BAŞÖRTÜSÜ TARTIŞMASI
Sosyalist grup üyesi İngiliz parlamenter Denis MacShane genel kuruldaki konuşmasına başını tamamen kapatan kara bir örtüyle başladı. MacShane’in konuşmasında “İslamiyet’te başörtüsü yoktur” şeklindeki yorumuna EPP grubundaki AKP milletvekili Mehmet Tekelioğlu “Böyle bir hükmü nasıl verebiliyorsunuz. Bu hükmü vermek bizim işimiz değil. İnsanlar giyinişlerinde özgür olmalılar” yanıtını verdi.

Konu hakkında AKPM’nin kadın-erkek fırsat eşitliği komisyonu adına görüş raporu hazırlayan AKP milletvekili Nursuna Memecan ise “İslam’ın bir barış dini” olduğunu söyleyerek, “Avrupa’da Müslümanların dışlanıp, parmakla gösterildiğini” kaydetti.

Memecan’ın bu tespiti oturum sonunda kabul edilen kararına da yansıdı. Kararda, Müslümanların, dini gelenekleri ve kültürel farklılıkları nedeniyle toplumdan dışlandıkları, parmakla gösterildikleri ve kendilerine ayrımcılık yapıldığı hissine sahip oldukları vurgulandı.

BURKAYA YASAK ELEŞTİRİLDİ
Oturuma, güncelliğinden ötürü beklendiği gibi bazı Batı Avrupa ülkelerindeki burka ve peçeli çarşaf yasağı damgasını vurdu. Raporu kaleme alan Sosyalist grup üyesi Danimarkalı parlamenter Morgens Jensen, burka yasağını ilk oylayan Belçika’daki bölünme tartışmalarına gönderme yaparak alaylı biçimde “Belçikalı meslektaşlarımızın şu anda burka yasaklamak yerine uğraşacakları daha ciddi konular var sanıyorum” dedi.

Liberal Grup adına söz alan Alman parlamenter Marina Schuster de burka veya peçeli çarşafa getirilecek genel bir yasaklamanın olası ters etkilerine dikkat çekti.

Avrupa muhafazakârlarını temsil eden Avrupa Halk Partisi (EPP) grubu adına konuşan Hollandalı parlamenter Pieter Omtzigt, Avrupa devletlerinin burka veya peçeli çarşafa genel yasak getirme yetkilerinin olmasını savundu. Omtzigt konuşmasında “liberal bir toplumda vücudun tamamen örtülmesi bir hak olabilir mi?” sorusunu yöneltti.

“DEVLET DİN KONUSUNDA TARAFSIZ OLMALI”
Kararda buna karşılık, demokratik normların din ve devlet ilişkilerinin birbirlerinden ayrıştırılmasını gerektirdiğinin altı çizilerek, “Genel anlamda toplumu demokratik biçimde yansıtan ve onun hizmetinde olan hükümetler, parlamentolar ve idari kurumlar tüm ateist, agnostik ve dini inanca karşı nötr olmakla yükümlüdürler” ifadelerine yer verildi.

Kararda, Avrupa Konseyi ülkelerinde hizmet veren bazı İslami kuruluşların “yabancı hükümetlerden” finansal destek ve siyasi direktif aldığı ve hedeflerinin dini olmadığı da belirtildi. AKPM, Avrupa devletlerine, İslami dernek ve kuruluşların maddi kaynakları, yönetim kadroları ve tüzükleri konusunda saydam olmaları için önlem alması çağrısında bulundu.

KÜLTÜRLERARASI DİYALOĞA DESTEK
Kararda, azınlıkta olan bir kültüre mensup göçmenlerin yaşadıkları ülkelerde marjinalleşmemeleri ve paralel bir toplum oluşturmamaları için önlemler alınması ve bu çerçevede kültürlerarası diyaloğun cesaretlendirilmesi de savunuluyor. Ancak İslam’ın bir barış dini olduğunu ifade eden AKPM, “teröristlerin ve aşırı siyasilerin İslam dinini kendi iktidar mücadeleleri için kullanmalarına ilk tepkinin Müslümanlardan gelmesi gerektiği” görüşünü de kararına ekledi.

Burka ve peçeli çarşaf yasağının demokratik bir toplumda güvenlik veya kamusal alanda dinsel nötralite adına gerekli olabileceğinin vurgulandığı kararda, bu giyim tarzına genel yasak getirmenin hedeflenenin aksi etki yapabileceği ve aileler ve toplumu Müslüman kadınların evden çıkmaması için baskı yapmaya itebileceği uyarısında bulunuluyor. AKPM buna karşılık üye devletlerden Müslüman kadınları giyinişleri konusunda hür iradeye sahip olabilmeleri için ve her türlü fiziksel ve psikolojik şiddete karşı korumalarını istiyor. Bu tespitten yola çıkarak da üye devletlerden Müslüman kadınları hakları konusunda duyarlı kılacak spesifik politikalar üretmesini istiyor.

“MİNARE YASAĞI KAYGI VERİCİ”
Avrupa’da bazı siyasilerin Müslümanlara karşı ayrımcı politikalarının endişe verici olduğuna da vurgu yapan AKPM, bu çerçevede özellikle İsviçre’nin minare yasağı için düzenlediği referandumun “kaygı verici” olduğunu belirterek, bu ülkeden minare inşasına getirilen genel yasağa moratoryum uygulamasını ve bu yasağı en kısa sürede kaldırmasını talep ediyor.

Kararda, İslam dininin Avrupa genelinde yüksek öğrenim kurumlarında olarak okutulması, bu alanda akademik ve dini planda uzmanlar yetiştirilmesi ve İslam ile İslamizm arasındaki farkın anlatılması da istenmekte.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
turbix




Mesaj Sayısı : 161
Reputation : 7
Kayıt tarihi : 15/04/10

avrupa konseyi ve akp Empty
MesajKonu: Geri: avrupa konseyi ve akp   avrupa konseyi ve akp EmptyCuma Haz. 25, 2010 2:55 am

islam ile islamizm:):):):) bu sözlere bir tarafımla gülesim geliyor.....

İslamı olduğu gibi bulmayı değil de onların istediği şekle sokulmuş sözde İslam ın!! kabul ettirmek için nasıl da çırpınıyorlar .


""YA MÜNTAKİM BİZİ İNTİKAMINA MEMUR ET"""

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
AZYA
Admin
Admin
AZYA


Mesaj Sayısı : 2611
Reputation : 38
Kayıt tarihi : 27/03/10

avrupa konseyi ve akp Empty
MesajKonu: Geri: avrupa konseyi ve akp   avrupa konseyi ve akp EmptyPerş. Mart 03, 2011 2:30 pm

Sarkozi. "AB sizi istemiyor, ama yüzünüze söyleyemiyorlar"
+++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++++

Ali Serdar Bolat 3 Mart 2011

25 Şubat'ta 6 saatliğine Ankara'ya gelen Sarkozi, bir gün önce Mehmet Ali Birand'a konuştu.

Sarkozi şunları söyledi:

"Türkiye'yi Avrupa'nın bir parçası olarak değil, Doğu ile Batı arasında bir köprü olarak görüyorum.
Günümüz dünyasının her zamankinden daha fazla ihtiyacı olan Doğu ile Batı arasındaki köprü rolünü Türkiye'den başka hiçbir ülke oynayamaz.
İşte bu nedenle Türkiye ile Avrupa Birliği'nin tam üyeliğe kadar gitmeksizin mümkün olduğunca sıkı ilişkiler yürütmeleri gerektiğine inanıyorum.
Türkiye'nin üyeliği ne Avrupa Birliği'ne, ne de kendine yarar sağlar.
Ama müzakerelere devam etmeliyiz. Müzakereler, AB ile Türkiye arasındaki eşsiz ilişkiyi daha yoğun daha sıkı olması için derinleştirmeye yarar.
Türkiye'nin AB'ye kızıp eksen kaydıracağını, stratejik ittifaklarını değiştireceğini sanmak bu ülkeyi küçümsemek olur."


Sarkozi - Gül görüşmesi sinir harbine dönüştü

Sarkozi:
"AB sizi istemiyor. Ama yüzünüze söyleyemiyorlar. Ben tutarlıyım.
Benim çizgim daha değerli.
Bir formül bulunsun, küçük düşmeyin. Bu bir dram değil."
dedi, Ama Abdullah Gül gerçekleri duymak istemiyordu.
Gerçekleri söyleyen Sarkozi'ye kızdı, 35 dakikalık sinir harbi yaşandı.

"Sizi alacağız" diye yalan söyleyenleri seviyordu Bay Gül.
Çünkü Türk milletini aldatmak için bu yalanlara ihtiyacı vardı.

Gül, Sarkozi'nin bu açıklamasına karşı şunları söyledi:
"Türkiye'ye oyun oynanmamalı.
AB üyeliği hükümet değil, devlet politikasıdır. Size rağmen hedefe yürüyeceğiz".

Gül, Sarkozi'nin Türkiye ile sınırsız işbirliğine hazır olduğunu söylemesi üzerine::
"Hem üyeliğe karşı çıkıp hem de işbirliğine hazırız demek doğru değil, riyakar bir tavır" dedi.
Hatret edilecek bir şey... Fransa ile işbirliği yapmak için ille de AB üyesi mi olmak lazım?
AB üyesi olmayan Norveç, Rusya, Çin, Hindistan nasıl Fransa ile işbirliği yapıyorlarsa, AB üyesi olmayan Türkiye de yapar.

Görüşme, Gül'ün "Zaten biz birbirimizi ikna edemeyeceğiz" sözüyle noktalandı.

Bu nasıl mantık.
Sarkozi diyor ki: "Bu Avrupalılar sizi aldatıyorlar, alacağız diyorlar ama aslında sizi istemiyorlar.
Yüzünüze söyleyemiyorlar. Arkanızdan kendi aralarında almayacaklarını söylüyorlar
Ben size doğruyu söylüyorum. AB'ye giremeyeceksiniz."

Buna karşı Abdullah Gül: "Size rağmen hedefe yürüyeceğiz" diyor.
Nasıl yürüyeceksin? Avrupalıların kafasına tabanca mı dayayacaksın?
İstemiyorlar işte. İnsan istenmediği yere gitmeye kalkışır mı?

Gül, Sarkozi'ye :
"Gerçekleri söylediğiniz, bizi aydınlattığınız için, diğer Avrupalı liderlerin bizi aldattığını açık yüreklilikle söylediğiniz için size teşekkür ederim. Meğer siz bizim gerçek dostumuz imişsiniz"
diyeceğine, doğru söylediği için adamı yerden yere vuruyor.
Doğru söyleyen dokuz köyden kovulur misali.

Eskiden ....... diye bir şey vardı. İleri demokrasi tehlikesine karşı kendimi sansür ediyorum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
avrupa konseyi ve akp
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Irak Direnisi Yükseliste...
» "TOZ AKINCILARI" AVRUPA'YI VURDU
» AVRUPA NEDEN EVETİ ARZULUYOR!!!
» Pentagon Avrupa'yı pençesine alıyor..

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
AKINCILAR :: UMUMİ :: Siyaset :: AKP-
Buraya geçin: