[size=24][color:63b6=orange]
Namaz kılan çocuğa Almanya'dan yasak[/color]
[/size]
[color:63b6=yellow][size=18]
Almanya'daki bazı Müslüman kuruluşları, başkent Berlin'deki Diesterweg-Gymnasium adlı okula giden Yunus M. adlı öğrenciye okulda namaz kılma yasağı getiren Berlin-Brandenburg Yüksek İdare Mahkemesinin kararına tepki gösterdi.
[/size]
[/color]
[img]
http://www.timeturk.com/images/news/290520101952597645476_2.jpg[/img][size=18]
Aralarında Diyanet İşleri Türk İslam Birliği'nin (DİTİB) de bulunduğu 4 büyük Müslüman çatı derneğinin oluşturduğu Almanya Müslümanlar Koordinasyon Kurulunun (KRM) sözcüsü Ali Kızılkaya, yaptığı yazılı açıklamada, Alman Anayasasının çoğulculuk ilkesine dayandığına, özellikle de okulların toplumsal çoğulculuğun en iyi şekilde yaşanabileceği yerler olduğuna dikkati çekerek, bir mahkemenin, çoğulculuk ve hoşgörüde neden bir kriz potansiyeli gördüğünü anlayamadığını ifade etti.
Kızılkaya, 'Okul yönetimi ve mahkeme kararı, maalesef hala herkesin, farklı dinlerin mevcudiyetinin Almanya'nın toplumsal gerçeği olduğunu idrak edemediğini gösteriyor. Mahkemenin tarafsızlık anlayışı da büyük sorun yaratıyor. Din ve dünyaya bakış açısından tarafsız olması gerekenler öğrenciler değil, okullardır. Ancak güncel tutumlarıyla bu tarafsızlığı asıl ihlal eden okul, okul yönetimi ve mahkemedir' şeklinde görüş belirtti.
Mahkeme kararının anayasadaki laiklik anlayışına aykırı olduğunu savunan Kızılkaya, 'Bu tür kararlarla sadece İslamiyet'in değil, tüm dinlerin gittikçe daha fazla bir şekilde kamu yaşantısından dışlanma tehlikesi bulunmaktadır. Hepimiz bu tehlikenin bilincinde olmalıyız' ifadesine yer verdi.
İslam Toplumu Milli Görüş (IGMG) Derneği Genel Sekreteri Oğuz Üçüncü de söz konusu mahkeme kararını talihsiz bir karar olarak nitelendirerek, bir öğrenciye, derslerini ihmal etmediği ve okul düzenini bozmadığı sürece namaz kılmasına izin verilmemesinin açıklanabilecek bir olay olmadığını belirtti.
Üçüncü, yaptığı yazılı açıklamada, bazı ön yargı ve endişelerle alındığını savunduğu mahkeme kararının, dini kamu yaşantısından uzaklaştırdığını, özgür hukuk anlayışını ihlal ettiğini ve çoğulculuk kültürü ile bağdaşmadığını ifade etti.
Mahkemenin çoğulculuğu bir zenginlik değil, bir kriz potansiyeli olarak gördüğünü kaydeden Üçüncü, 'Öğrenci, veli, öğretmenler ve okul yönetimi için de okul, çoğulculuğun yaşanılması gereken bir yerdir. Ancak bunun için çoğulculuğu bir zenginlik olarak görmek ve her bir anlaşmazlıkta hemen bir kriz potansiyeli görmemek gerekir' şeklindeki görüşe yer verdi.
Mahkemede davacının tutumunun siyasi amaçlı bile olduğunun iddia edildiğini, bu tür iddiaların başörtüsüyle ilgili olarak da kullanıldığını belirten Üçüncü, 'Okulun tutumu ve mahkemenin kararı, laik devlet anlayışımızı sarsıyor. Mahkeme kararıyla din biraz daha kamu yaşantısından uzaklaştırılıyor' ifadesini kullandı.
A.A.[/size]