[img]
http://www.anadoluhaberim.com/upload/resimler/haber/927.jpg[/img][size=24]
[color:5b7b=red]
Kadirov Sahibi ile Birlikte Türkiye'de[/color]
[/size]
[size=18]
Rusya Devlet Başkanı Medvedev, Çeçenistan'ın Rusya tarafından desteklenen işbirlikçi ve kendi halkının katili Kadirov'u da Türkiye'ye getirdi.
Resmi ziyaretlerde bulunmak için hükümet yetkililerince Türkiye'ye davet edilen Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev'in 50 kişilik resmi heyetinde, Çeçenistan'ın Rusya destekli Cumhurbaşkanı Ramazan Kadirov ve Tataristan Cumhurbaşkanı Rustam Minnikhanov'un yanı sıra Rusya Başbakan Yardımcısı İgor Seçin, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İçişleri, Tarım, Enerji, Ulaştırma bakanları ile Turizm ile Gümrük Federal Ajansı başkanları bulunuyor.
[color:5b7b=yellow]
Kadirov Türkiye'ye Neden Getirildi?
[/color]
Rusya Liderinin yanında Özellikle Kadirov ismi dikkat çekiyor. MEDYEDEV'in Kadirov ile beraber gelmesi Çeçen Direnişine en büyük desteğin sağlandığı Türkiye'ye ve halkına bir mesaj olarakta
değerlendirilebilir.Ramazan Kadirov daha önce ki açıklamalarında Türkiyede bir kısım grupların kendisi aleyhinde karşı propoganda yaptığını dillendirmiş ve Türk işadamlarını Çeçenistana yardım etmesini istemişti.Bu açıdan da Rusya'nın özel intizam gösterdiği ve Türkiye'nin Kadirov'a meşruluk kazandırmasını beklediğini biliyoruz.Aslında Türkiye'ye getirilen Kadirov Çeçenistan'ın temsilcisi olarak Türkiyede ki yetkililerce ağarlanması bile Rusya'nın Türkiye üzerinden Kafkasya'da oynadığı oyuna işaret ediyor.Kadirov bir nevi zulüm ve zalim iktidarını Türkiye'ye gelerek sağlamlaştırmıştır.Rusya'nın Gayrımeşru çocuğu Kadirov Türkiye'ye gelerek kendini Rusyanın gönüllü hizmetine bağlı bir Lider olarak Kafkasya'da meşrulaştırmak istiyor.
[img]
http://www.anadoluhaberim.com/upload/resimler/48C_927.jpg[/img] Ziyaretin ekonomik olmasının yanında Rusya'nın Kafkasyada ki direnişçilerle başa çıkamamasının direk bağlantılı olduğu Kadirov'un Türkiye'de bulunması ile iyice netlik kazanmıştır..İşin ilginç yanı Kadirov'un gelmesi ne Türk ne de Rus yetkililerce daha önceden duyurulmamıştı.Yani Kadirov Türkiye'ye gizli bir şekilde geldi veyahut davet edidi ya da getirildi.Bu gizliliğin önümüzde ki günlerde Kafkasya'da nasıl bir etkisi olacağını hepimiz göreceğiz.
Türkiye son yıllarda Rusya ile olan ilişklerinde ekonomik olarak adımlar atarken, Rusya ise stratejik adımlar atmaktadır.Karşılıklı ziyaretler esnasında bu husus Başbakan Erdoğan tarafından da bizzat ifade edilmişti..
Türkiye'nin bu tavrı tarihi,din'i ve kültürel bağları olan Kafkas halklarına karşı Türkiye'yi olması gereken konumdan epeyce uzaklaştırmaktadır.Kafkas halklarının ve diğer bölgelerde ki insanların direnerek ölümüne savaştıkları değerler ve çıkarlar aslı itibarı ile Türkiye'nin de çıkarları ile paralel seyretmektedir.Rusya ile girişilen adımlarda ise Çeçenleri veya diğer kafkas halklarını özellikle direnişçileri Terörist sıfatı ile gören ve Rusya ile aynı görüşü dillendirenlerin kısa vade de kazanacakları ekonomik güç uzun vadede bütünü ile Kafkasya ve Türkistan ile Orta Doğu'da stratejik yenilgiye dönüşecektir.
[img]
http://img03.blogcu.com/images/a/v/a/avaristan/kafkasya_2_1240250583.jpg[/img] Türkiye'nin Kafkasya Politikası Çeçen Direnişçileri Terörist sıfatı ile değerlendirmeyi sürdürürse kendi hinderlandı olan *Kafkasya'ya yönelik Rusya işgaline direk olarak destek verdiğinede işaret etmektedir.Türkiye Kafkasya'yı politikasızlığı sayesinde kaybederken süreç böyle devam ederse Rusya yeni bir bölgesel güç olarak ortaya çıkabilir.
Türkiye AB-D ile olan ilişkilerinde de bu şekilde attığı adımlardan dolayı yıllardır emperyalizmin Truva atı pozisyonunu sürdüregelmiş ve bir asrı geçen süredir kendi haritasına hapsolmuştur.Rusya'nın 2012'den sonra Büyük Bir İmparatorluk kurma hayallerinin olduğu ve Putin'in bu hayalleri gerçekleştirme adına Türkiye ile ilişkileri geliştirerek özellikle İslam dünyasına inme ve buralarda Türkiye'nin sağlayacağı avantajlar ile söz sahibi olma girişimleri olduğu herkesce dillendirilirken, Türkiye kendi tarihi potansiyelini AB-D'den sonra bölgede ki diğer güç'lü görünen ülkelere kullandırması durumu gerçekten ileriki nesillere anlatılamayacak derecede vahim sonuçlar doğuracaktır.
Osmanlı devleti zamanında bile Kafkasya'nın stratejik konumu çeşitli zaman dilimlerinde oldukça tartışılagelmiş olup Kafkasya'ya hakim olan bir güc'ün kesinlikle Türkistan ile beraber Asya'nın tümüne hakim olacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.Velhasıl tarihi Don -Volga kanal projesi Kafkasya üzerinden Osmanlının Asya'ya hakim olması adına girişilmiş en önemli projeler arasında yeralıyor
Türkiye mutlaka bu konuda tarihi sorumlulukları çerçevesinde adım atmalıydı. Kadirov gibi kendi halkının katili ve Rusyının gönüllü işbirlikçisini bu topraklarda ağırlayarak hangi amaca hizmet edildiği ve Türkiye'nin nasıl bir kazancı olduğu bundan sonra epeyce tartışılacak olup siyasi iradenin ve özellikle hükümet yetkililerinin ne yapmaya çalıştığı Müslüman Anadolu Halkı tarafından da sorgulanacaktır.
[color:5b7b=yellow]
...KAFKASYA ANADOLUDUR ANADOLU İŞGAL ALTINDA[/color]
[/size]