10 NİSAN

10 Nisan'lar pekçok mühim hadiseye tevafuk etmiştir.
İlk hatırladığım, Aydınlık Savaşçıları Gecesi...
91 senesinin 10 Nisan'ı...
Efsane olmuş Taraf dergisi tarafından tertip edilen gecenin 1 gün öncesinde Karagümrük'teki KİP lokalindeyiz. Gönüldaşlar, Sanayi Mahallesi'nden afişleri yırtanları tepelemişler, onun muhabbeti yapılıyor... Bu arada ziyarete Müfid Yüksel geliyor. Tepelenenler Kul Sadi'nin adamlarıymış, Kul Sadi bu tepelemenin şahsına karşı yapılmıl bir eylem olmasına karşı, kendisinin bir dahli olmadığınıı ve aslında tepelenen şahısların da afişleri yırtmadığını bildiriyorlar. Müfid Yüksel' münasip bir lisanla durum izah edilip, tavrın afişleri yırtanlara karşı olduğu deklare ediliyor.
Süreç kritik, zira Fatih'te Şiîlere karşı sürek avı devam etmekte. Asılan afişler de özellikle yırtılmakta.
Sonra, akşama doğru, Saraçhane'den başlayarak afişlemeye çıkıyoruz. Kalabalık bir grup, 40-50 kişi kadar.
Afişleri yapıştıran gerupp olarak bizim elimizde çeşitli ebatlarda sopalar. Korumalar, ellerinde emanetlerle, yaya ve motorize olarak etrafta tur atmakta. Fatih Cami avlusuna gelindiğinde, Şiîlerle karşılaşma ihtimali de yükseliyor ve yaya korumalar içinden namluya mermi sürmeyenler, cami avlusunda o işi yapıyorlar. Çarşamba'ya doğru afişleri yaapıştırarak ilerliyoruz. Çarşamba Karakolu'nun oraya vardığımızda, karakol polisi afişleme iznini soruyor, gösteriyoruz.
Çarşamba'dan ilerliyoruz, derken arkalardan 5-6 el silah atılıyor.
Ne oluyor?
Biize karşı yapılan bir saldırı yok, burası Fatih her zaman her yerde silah atılması normal. Yine de iki sıra olup, duvar kenarlarından ilerliyoruz. Sokak ortasını boşaltıyoruz ki rastgele bir ateş açılmasına karşı tedbir.
Biraz daha ilerlemişken, arkadan bir patırı, yükselen bir ses:
Polis, kaçın!
Kaçıyoruz...
Arkadan 5-6 gönüldaşı kapmışlar.
Sonradan öğreniyoruz, Piiç Mahir, silahı kendisi attıktan sonrta, "şikayet var" diye bize saldırmış. Maksat, geceyi engelleyebilmek. Ertesi gün yine de, inatla, programn yappılacağı, Halıcılar Caddesi üzerindeki Renk Düğün Salonu tıklım tıklım...
Programda görev alan gönüldaşlardan bir kısmı da gözaltına alınmış olmasına mukabil, kısa sürede onların yerine yenileri prova yaparak programın aksaması önleniyor.
Ve, dün geceki operasyona inat, paatlayan sloganlar:
İşkenceci köpekler hesap verecek!
Ya şeriat, ya ölüm!
Kafir devlet, yıkacağız elbet!
Tek yol İslam!
Ve diiğerleri...
Herhangi bir hadise olmadan gece bitiyor.
Gönüldaşlar işkencehanede...

....

Atlanmaması gereken bir tarihi hadiise daha.
Aydın Alkan'ın, Baran Dergisi'nde uzun uzun yayınlanan Kırgızistan röportajını yatığı tarih de 10 Nisan 2010...

10 Nisan'lar bunlarla sınırlı değil elbette.

Daha, 10 Nisan 1994 Taksim ve Ankara'daki Bosna gösterileri var. Ve daha nice hadise... Şimdilik müsaade.

[b]Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey idam edildi (10 Nisan 1919)[/b]

Birinci dünya Savaşı sırasında Rusların kışkırtmalarıyla Ermeniler isyan eder ve bazı köylerde katliamlara girişirler. İttihat ve Terakki yönetimi Ermenilerin Suriye’ye göç ettirilmesi kararı alır. Ermenilerin sevk edilmesiyle mülki amir sıfatıyla Kaymakam Kemal"e görev verilir. Savaşın bitmesinden sonra Kemal Bey, tehcirde yaşanan olaylardan sorumlu tutularak yargılanır. Mahkeme Kaymakam Kemal Bey’i idam cezasına çaptırır. Padişah Vahdettin idam kararını oylamaz ve şeyhülislamdan fetva ister. Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi’nin fetvası ile idam infazı gerçekleştirilir.
[b]
İrlanda’da Savaşı Bitiren Belfast Antlaşması İmzalandı. 10 Nisan1998[/b]

1919’dan beri devam eden İngiltere ve Kuzey İrlanda kaynaklı terör sorununun sona ermesinde atılan en büyük adım 10 Nisan 1998’de imzalanan Belfast Antlaşması ile olmuştur.

Kuzey İrlanda’da savaşı bitiren bu antlaşma 22 Mayıs’ta referandumla kabul edilmiştir.


[b]İran 7 Şiddetindeki Depremle Sarsıldı. 10 Nisan 1972[/b]

Firuzabat ve Cehrum kentlerinin tanınmaz hale geldiği depremde yaklaşık 5 bin kişi hayatını kaybetti.

[b]Türk Ocakları Olağanüstü Kurultayı ‘Olağanüstü Karar Aldı’. 10 Nisan 1931[/b]

10 Nisan 1931’de toplanan Türk Ocakları Olağanüstü Kurultayı dönemin siyasi koşulları içinde aldığı kararla Türk Ocakları’nın kapatılmasına ve mallarının CHP’ye devredilmesine
karar verdi.

[b]Türkiye’de Laiklik Yürürlüğe Girdi. 10 Nisan 1928[/b]

Saltanatın, hilafetin, Şeriye ve Evkaf Vekaleti’nin kaldırılması , Tekke ve Zaviyeler’in kapatılması ve Tevhid-i Tedrisat’ın kabulüyle büyük aşamalar kaydeden laiklik, 1928 anayasasının ikinci maddesi olan ‘Devletin dini İslam’dır ‘ maddesinin çıkarılmasıyla tam anlamıyla yasal bir tabana oturtulmuş oldu.

5 Şubat 1937’de ise anayasanın ikinci maddesinde laiklik ilkesine yer verilmesi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin laik bir devlet olduğunun yazılmasıyla laiklik devrimi tamamlanmış oldu.

[b]Türk Polis Teşkilatı Kuruldu. 10 Nisan 1845[/b]

Görevi yurt içinde güvenliği sağlamak olan Türk Polis Teşkilatı, 10 Nisan 1845 tarihinde kuruldu.Bu tarihe kadar Zabıta Teşkilatı adıyla bilinen Polis Teşkilatı, polis memurluğundan başlayıp, emniyet müdürlüğüne kadar yükselen rütbeleri içermektedir.
[b]
Meksikalı Devrimci Lider Emiliano Zapata Öldürüldü. 10 Nisan 1919[/b]

1879’da Meksika’nın Morelos-Anenecuilco eyaletinde doğan Emiliano Zapata, köylü halklarının savunucusu olmuş bir halk kahramanıdır.20. yüzyılın en büyük devrimlerinden biri olan Meksika Devrimi’nin,filmlere konu olmuş lideridir.1919 tarihinde bir suikast sonucu öldürülmüştür.
[b]
Türkiye’nin zenginlerinden Sakıp Ağa vefat etti. 10 Nisan 2004[/b]

Yardımseverliği ve samimiyetiyle halkın gönlünü kazanmış örnek Türk iş adamlarından biridir Sakıp Sabancı.1933’te Kayseri’de doğmuştur.Genç yaşta atıldığı çalışma hayatına veznedarlıkla başlamış, basamak basamak istikrarlı bir şekilde yükselen iş hayatı onu Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı’na kadar getirmiştir. Adını taşıyan üniversite, okul ve müzesi bulunan halkın ‘Sakıp Ağası’ 10 Nisan 2004 tarihinde hayatını yitirmiştir.
[b]
Genel Af Yasa Önerisi TBMM’de Kabul Edildi. 10 Nisan 1974[/b]

TBMM tarihinde ilk genel af 1922 tarihinde çıkarıldı.Bu tarihten günümüze kadar çoğu mali suçları kapsayan af yasası çıkarıldı.10 Nisan 1974 af yasası da bunlardan biridir.

[b]Bülent Ecevit Gözaltına Alındı. 10 Nisan 1982[/b]

Bülent Ecevit, Danimarkalı gazeteci Jan Stagen’in gazetesine yazdığı bir makaleden dolayı 10 Nisan 1982’deAnkara Askeri Dil Okulu’nda gözaltına alındı.16 Nisan 1982’de tutuklanan Ecevit, 3 Haziran 1982’de ise serbest bırakıldı.

[b]Mareşal Fevzi Çakmak Vefat Etti. 10 Nisan 1950[/b]

12 Ocak 1976’da İstanbul’da doğmuş olan Fevzi Çakmak hem bir Osmanlı Paşa’sı hem de Türkiye Cumhuriyeti’nin önde gelen asker ve devlet adamlarından biridir. Başbakanlık, Milli Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı yapmış olan Fevzi Çakmak, Türk Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasında önemli bir yere sahiptir. 30 Ağustos 1922 Başkomutanlık Meydan Savaşı’ndan sonra Mareşal unvanını almıştır. Millet Partisi’nin kurucularından olan Fevzi çakmak 10 Nisan 1950 tarihinde vefat etmiş ve Eyüp Sultan kabristanında toprağa verilmiştir.

var tmp;
tmp = document.getElementById("news_content").getElementsByTagName("a");
for(i=0; i

[quote:764b="AZYA"]10 Nisan'lar pekçok mühim hadiseye tevafuk etmiştir.
İlk hatırladığım, Aydınlık Savaşçıları Gecesi...
91 senesinin 10 Nisan'ı...
Efsane olmuş Taraf dergisi tarafından tertip edilen gecenin 1 gün öncesinde Karagümrük'teki KİP lokalindeyiz. Gönüldaşlar, Sanayi Mahallesi'nden afişleri yırtanları tepelemişler, onun muhabbeti yapılıyor... Bu arada ziyarete Müfid Yüksel geliyor. Tepelenenler Kul Sadi'nin adamlarıymış, Kul Sadi bu tepelemenin şahsına karşı yapılmıl bir eylem olmasına karşı, kendisinin bir dahli olmadığınıı ve aslında tepelenen şahısların da afişleri yırtmadığını bildiriyorlar. Müfid Yüksel' münasip bir lisanla durum izah edilip, tavrın afişleri yırtanlara karşı olduğu deklare ediliyor.
Süreç kritik, zira Fatih'te Şiîlere karşı sürek avı devam etmekte. Asılan afişler de özellikle yırtılmakta.
Sonra, akşama doğru, Saraçhane'den başlayarak afişlemeye çıkıyoruz. Kalabalık bir grup, 40-50 kişi kadar.
Afişleri yapıştıran gerupp olarak bizim elimizde çeşitli ebatlarda sopalar. Korumalar, ellerinde emanetlerle, yaya ve motorize olarak etrafta tur atmakta. Fatih Cami avlusuna gelindiğinde, Şiîlerle karşılaşma ihtimali de yükseliyor ve yaya korumalar içinden namluya mermi sürmeyenler, cami avlusunda o işi yapıyorlar. Çarşamba'ya doğru afişleri yaapıştırarak ilerliyoruz. Çarşamba Karakolu'nun oraya vardığımızda, karakol polisi afişleme iznini soruyor, gösteriyoruz.
Çarşamba'dan ilerliyoruz, derken arkalardan 5-6 el silah atılıyor.
Ne oluyor?
Biize karşı yapılan bir saldırı yok, burası Fatih her zaman her yerde silah atılması normal. Yine de iki sıra olup, duvar kenarlarından ilerliyoruz. Sokak ortasını boşaltıyoruz ki rastgele bir ateş açılmasına karşı tedbir.
Biraz daha ilerlemişken, arkadan bir patırı, yükselen bir ses:
Polis, kaçın!
Kaçıyoruz...
Arkadan 5-6 gönüldaşı kapmışlar.
Sonradan öğreniyoruz, Piiç Mahir, silahı kendisi attıktan sonrta, "şikayet var" diye bize saldırmış. Maksat, geceyi engelleyebilmek. Ertesi gün yine de, inatla, programn yappılacağı, Halıcılar Caddesi üzerindeki Renk Düğün Salonu tıklım tıklım...
Programda görev alan gönüldaşlardan bir kısmı da gözaltına alınmış olmasına mukabil, kısa sürede onların yerine yenileri prova yaparak programın aksaması önleniyor.
Ve, dün geceki operasyona inat, paatlayan sloganlar:
İşkenceci köpekler hesap verecek!
Ya şeriat, ya ölüm!
Kafir devlet, yıkacağız elbet!
Tek yol İslam!
Ve diiğerleri...
Herhangi bir hadise olmadan gece bitiyor.
Gönüldaşlar işkencehanede...

....

Atlanmaması gereken bir tarihi hadiise daha.
Aydın Alkan'ın, Baran Dergisi'nde uzun uzun yayınlanan Kırgızistan röportajını yatığı tarih de 10 Nisan 2010...

10 Nisan'lar bunlarla sınırlı değil elbette.

Daha, 10 Nisan 1994 Taksim ve Ankara'daki Bosna gösterileri var. Ve daha nice hadise... Şimdilik müsaade.[/quote]
[color:764b=green]
AYDINLIK SAVASCILARI GECESI...[/color]

Gece muhtesem oldu.Gecede konusmalar sloganlar ve slayt gösterilerini gelenler izledi.

Geceye birde utanmadan At Hirsiz Ekrem ve yaninda birkac aynasizla salonun arka tarafina masa kurup geceyi seyretmeleri.Salonda program baslamadan yapilan aramalar ve polis köpegiyle bomba aramalarinin yapilmasi,gecenin diger ayrintilari...



Gönüldaslara Selam Olsun....

10 Nisan 2002 tarihinde Guardian’da da yayınlandı.
“Ülkeye, geçtiğimiz altı ay içerisinde 22 binden fazla silah,- cruise füzelerinden, ağır yakıtlı hava bombalarına kadar- bomba atıldı. ABD pilotları, 6.600’den fazla uyduyla ortak yöneltilen bomba attı. ABD tarafından Afganistan’a atılan bu bombaların ve füzelerin dörtte biri hedefini kaçırdı.”
[quote]http://akincilar.web-rpg.org/abd-f49/amerikan-bozgununun-anatomisi-t1280.htm?sid=6bd601302572b46636f85c2b35e30db6#2467[/quote]