LEŞ YİYİCİLER RAHATSIZ

Türk patronlar rahatsız!
19.02.2011 - 08:33 Yazdır Arkadaşına gönder Ücretlerin çok düşük olması nedeniyle fabrikalarını Mısır’a taşıyan Türk firmaları, işçilerin haklarını aramasından rahatsız oldu! İşçileri vahşice sömürmekten utanmayan patronlar, iftira atmaktan da utanmıyorlar.

Mısır’da yaşanan halk ayaklanması ve Hüsnü Mübarek’in devrilmesinin ardından işçiler hak mücadelelerine devam ediyor. Hüsnü Mübarek’e karşı gerçekleştirilen ayaklanmanın hazırlanmasında önemli etkisi olan ve ayaklanma süresince de önemli görevler üstlenen işçi hareketi, talepleri için mücadele ederken, patronlar karşı kampanyaya başladı.

Sabah’tan karalama haberi
Sabah gazetesinin önceki gün Sevda Yüzbaşıoğlu imzasıyla yayımladığı bir haberde Mısır’daki işçilerin mücadelesinin patronları ne kadar rahatsız ettiği gözler önüne serildi. Sabah gazetesinin işçileri karalamak için hazırladığı görülen haberde, Mısır’da yatırım yapan bir patronun değerlendirmesi, patronların hukuksuzluğu nasıl kanıksadığını da gösterdi. Yasal çalışma saatlerine uymadıklarını çekinmeden söyleyen, ücretler çok düşük olduğu için Türkiye’den Mısır’a geldiklerini itiraf eden patronlar, tüm bunların karşısında işçilerin haklarını aramasından ise rahatsız oldu.

Yasal olarak haftalık çalışma saati 42 saatle sınırlandırılmasına karşın patronlar işçileri en az 48 saat çalıştırıyor. Bunun bilinmesine karşın Sabah’ın haberinde “İşçiler kah erken çıkmak, kah geç gelmek için patronların kapısını aşındırıyor” denildi.

Durumu daha dramatik hale getirmek için ise haberde “Asıl önemli talepleri ise maaşlarını neredeyse ikiye katlamak... Patronlar için tam bir kabusa dönen ülkede Swiss Garment adlı fabrikada işçilerin fabrika müdürünü dövdüğü öğrenilirken Türk patronlar da bu taleplerden nasibini alıyor” denildi. “Mısırlı işçi patron dövüyor” başlığıyla verilen haberde dövme olayına dair başka bir bilgiye yer verilmedi. Fabrika müdürünün neden dövüldüğü, bunun işçilerin talepleriyle bir ilgisi olup olmadığı ise bilinmiyor. Haberin başlığına taşınan bu olaya dair en ufak bir ayrıntı verilmemesi, habere manipülatif bir hava katıyor.

Patrondan itiraf
İşçilerin yıllardır hakları için ciddi bir mücadele verdiğinin bilinmesine karşın Eroğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ümmet Eroğlu işçilerin 'Mübarek'i devirdik şimdi sıra patronlarda' tavrında olduklarını söyledi. Eroğlu, "110-120 dolar civarında olan maaşları 200 dolara çıkarmamız talep ediliyor. Eğer böyle bir şey düşünecek olsaydık, Anadolu'da 300-400 doları verip yatırımı oraya kurardık" dedi.

Patrondan iftira
Yaklaşan zam ayı nedeniyle endişeli olduklarını söyleyen Eroğlu, ”Zam ayı yaklaşıyor. Zammı aldıktan sonra işe gelmeyenler olmasından endişeliyiz" dedi. İşçilerin 80-90 dolar civarındaki zam talebinden rahatsız olduğunu açıklayan Eroğlu’nun bu sözleriyle ne demeye çalıştığı ise anlaşılamadı.

Patrondan yüzsüzlük
Mısır Çalışma Bakanlığı tarafından 2005 'te tebliğ edilen 42 saat zorunluluğu olduğunu belirten Eroğlu, "Aslında bu yazıya göre 48 saat olan çalışma saatimizi 42'ye indirmemiz gerekiyordu ancak biz buna o dönem uymadık. Serbest bölgede bir çok yabancı yatırımcı var, kimse uymuyor. Şimdi kanuna uymak zorunda kaldık" dedi.

İşçiler mücadele ile kazandı
Sabah gazetesinde yayımlanan ve daha sonra “Patronlar Dünyası” gibi sitelerin de yayımladığı haberde, işçilerin, Mübarek’in devrilmesinden sonra çok uçlaşmış talepler dile getirmeye başladığı havası veriliyor. Ancak böyle olmadığı biliniyor.

İşçileri çok uç talepler dile getirmiyor. Mısır'da nüfusun yaklaşık yüzde 40'ı günlük 2 doların altında bir gelirle yaşamaya çalışıyor. İşçiler, bu ücretlerde bir iyileşmenin yanı sıra yasal olarak belirlenen çalışma sürelerinde iyileşme talep ediyor.

Bu talepler aslında uzun yıllara dayanan bir mücadelenin parçası. İşçilerin direnişi 2004 yılında yükselişe geçti. Özelleştirilen tekstil fabrikalarında çalışan işçilerin başlattığı grevler 2006 yılında iyice yayıldı. Özellikle Mahalla bölgesinde başlayan grevler ülkede geniş yankı buldu. İşçilerin taleplerinin başında ücretlerin arttırılması ve çalışma koşullarının düzeltilmesi geliyordu. Devlet kontrolündeki sendikaların özerkleştirilmesi de işçilerin hedefleri arasındaydı.

İşçi grevleri Kifaya (Yeter) hareketinin gelişmesine de yol açmış oldu. Mısır’da bugün dile getirilen taleplerin çoğunu 2004 yılında dile getiren Kifaya, Hüsnü Mübarek’in gitmesini açıkça talep eden ilk hareket oldu. 2005 yılında yapılan seçimlerden önce Hüsnü Mübarek’in tekrar aday olmamasını amaçlayan eylemler yapan Kifaya, Mübarek’in adaylıktan çekilmesini sağlayamasa da geri adım atmasını sağlamış, ‘reform’ sözü verdirmişti. Ancak süreç içerisinde hareketin kimliği konusunda tartışmalar başladı. Özellikle ABD'li düşünce kuruluşları Kifaya tipi gevşek, sivil toplum örgütlenmeleriyle daha fazla ilgilenir oldular. Grevler 2009 yılında da sürdü. En dikkat çekeni ise vergi dairesi çalışanları ve posta teşkilatı çalışanlarının yaptığı grevdi. Kamu çalışanlarını önemli ölçüde etkileyen greve yaklaşık 50 bin işçi katılmıştı.

Mısır işçi sınıfı üzerine çalışmalar yapan Profesör Joel Beinnin’e göre işçi sınıfının yaptığı mücadeleler ülke genelinde kitlesel ayaklanmaların önünü açtı. Beinnin ülkede 2004 ile 2008 yılları arasında 1900 grev olduğunu ve bu grevlere 1.7 milyondan fazla işçinin katıldığını belirtiyor.

(soL - Haber Merkezi)