AKINCILAR
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

AKINCILAR

AKINCILAR FORUM
 
AnasayfaKapıGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
AZYA
Admin
Admin
AZYA


Mesaj Sayısı : 2611
Reputation : 38
Kayıt tarihi : 27/03/10

CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu Empty
MesajKonu: CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu   CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu EmptySalı Kas. 02, 2010 1:55 pm

CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu


Enformasyon ve bilgi savaslarinin yasandigi bir cagdayiz. Bu makalede, ABD istihbarat servisi CIA'nin bu kapsamda yuruttugu gizli operasyonlarindan birinin desifresi anlatilacaktir. Kuresel yalan, gun yuzune cikarilmaya calisilacaktir. Gelin Amerikan yalanlarina birlikte bakalim.


31.Ekim.2010

Once 31.Ekim.2010'da gundeme “bomba” gibi dusen habere ve onun dikkat cekici noktalarina bakalim.

Bombalar iki ayrı paket halinde Yemen'den gonderiliyor. Gonderici, El Kaide teror orgutu. Bomba paketleri Yemen'den, Amerikan UPS Kargo ile gonderiliyor. Kuresel faaliyet gosteren UPS Cargo'nun sahibi, ayni zamanda Sistem icerisinde guc sahibi olan ve Amerikan Demokrat Partililer'in gunahları kadar dahi sevmedigi Cumhuriyetci bir “patron”.

Kartusa kamufle edilmis bombalardan biri Yemen'den ABD'ye (Chicago) gonderiliyor, ucak Almanya'da aktarma icin duruyor, havalaniyor ve Iİngiltere'de de aktarma icin durdugu sirada bomba tespit edilip, etkisiz kiliniyor. Almanya ve Ingiltere ayakta.

Bu arada diger bomba paketi Birlesik Arap Emirlikleri – Dubai'de ele geciriliyor.

ABD'de New Jersey, Philadelphia ve New York'ta cesitli UPS Cargo araclarinda aramalar yapiliyor. Daha sonra ABD'den bir haham cikip, hedeflerin Sinagog'lar oldugunu soyluyor ve sinagogunun internet sitesinin Misir'dan bir gun icinde 80’den fazla kez tiklandigini soyluyor.

Yemen, Misir ve (sozde Islamci) teror orgutu El Kaide - ABD, İngiltere, Almanya, Yahudi Ibadethaneleri ve Birlesik Arap Emirlikleri (BAE).

Yaratilan teror tehdidi ve cikan haberlerle insanlarin beynine belirli kavramlar ve belirlenen “saflar” yerlestirilmistir. Teror, Islam ve toplumu Musluman ulkeler bir yanda; ABD, Avrupa, “70 yillik soykirim magduru Yahudiler” ve muttefik “ilimli Islam” ulkesi BAE bir yanda.

Yalanlar Ustune (Body of Lies)

Bu bir CIA operasyonudur dedik, peki neden ve hangi amacla?

Bu operasyon, Sistem'in “Islam'in Yahudi dusmanligi” tezine bir ornekleme-tazeleme-haklilik kazandirma operasyonuydu. Bir acidan, Filistin-Israil meselesinde, Avrupali ve ABD'li toplumlarin kamuoyu gorusunu Islam/Filistin aleyhine cevirme, kararsiz kalanlari yonlendirme operasyonuydu. Hiristiyan Alman milletinin ve diktatorleri Hitler'in 70 yil once yaptigi Yahudi soykiriminin (Holocoust) suclusu olanlarin unutulmasina, bugunun yeni dusmanlarinin yaratilmasina araciydi.

Yeniden, Hiristiyan ve Musevi toplumlara “Islam” ocusu gosterildi, El Kaide hatirlatildi. Demokrat ve humanist (!) Bati'ya, geri ve terorist Islam (!) gosterildi. Bu operasyonu yoneten guc, neo/yeni Hacli zihniyetidir ancak bugun bu zihniyeti yuruten Sistem, Ibrani’dir.

* * *

Dunya “El Kaide” adini duyduktan sonra Afganistan ve dunya El Kaide'yi tanidiktan sonra Irak, ABD tarafindan ele gecirildi.

Bugun dunyaya El Kaide ismi hatirlatiliyor. Buna gereksinim var. Cunku ABD ve muttefiki Suudi Arabistan, bugun Yemen'de cok buyuk operasyonlar yurutuyor, Yemen'i kuzeyden isgal ediyor. (Bu konuda bkz: http://tevfikbir.blogspot.com/2010/02/aden-kzldeniz-ve-abd.html)

Yemen'de ileriki aylarda/yillarda cok daha buyuk operasyonlar gorulebilir. Daha siddetli catismalar yasanabilir. Suudi Arabistan'a destek olarak artik daha buyuk ve medyatik Amerikan ordulari bolgeye “goc” ettirilebilir. Bununla birlikte, El Kaideci bolge ulkelerine (!) ve Yemen'e karsi Avrupali muttefiklerden yardim istenebilir. Yemen ve Suudi Arabistan'in komsusu, Sistem'e entegre edilen Birlesik Arap Emirleri'nden destek istenebilir!

İste bu olasiliklar icin ABD, kendi kamuoyu ile Avrupa hukumetler ve kamuoyu destegini saglamak adina, dusmani parmakla gosterme ve El Kaide terorunu ve bunun Yemen yapilanmasini hatirlatma yoluna gitmistir.

Acaba yuzyillardir gat (kat) otu icip uyusan, saat mevhumu olmayan, tembel Yemen halkini, kim ne zaman ayiltmistir da, oldukca azim, disiplin, dakiklik ve calisma isteyen teror isine girmislerdir. Teror ve savas, Yemen halkinin bunyesine ters bir durumdur. Yemen’de El Kaide’yi kim kurmustur? Herhalde Yemen’deki El Kaide yapilanmasindan kim cikar elde edecekse o kurmustur. Soruyoruz, dusunuyoruz, yanitlar ariyoruz!

Suudi Arabistan'in 3 ay once ABD ile imzaladigi 60 milyar dolarlik savas jeti ve savas helikopteri satin alim sozlesmesi dunya tarihinin gordugu en buyuk askeri sozlesmelerden biriydi. Bu bize, El Kaide'nin bolgede yalnizca Yemen'de olmadigini gostermektedir(!) Anlasilan o ki operasyonlar Aden cografyasina yayilacaktir! Suudi Arabistan, ummetine karsi İbrani ABD’nin/Sistem’in yaninda yer alacaktir/almaktadir.

Misir'in da adi bu olayda bir haham tarafindan gecirilmistir. Bu, bir nevi on hazirliktir. Hazirlik oncesi zihinlere ufak ufak Misir adi sokulmaktadir.

Dunya, Misir Devlet Baskani Husnu Mubarek sonrasinda buyuk olasilikla, Ortadogu'nun arabulucu ulkesi Misir Devleti'nin karistigina ve orada El Kaide'nin kardesi “Musluman Kardesler” orgutunun iktidara cikisina sahit olacaktir.

Genisletilmis BOP kapsaminda, ABD ve muttefikleri de ileriki yillarda bu El Kaide’nin organik kardesi Musluman Kardesler iktidarinin yonetecegi Misir'a, Erez İsrael'in yani vaat edilmis topraklarin bir kismini icinde barindiran Misir’a, demokrasi ve insan haklari goturmekten seref duyacaklardir! Irak'taki gibi. Sabah aksam “toprak butunlugune saygiliyiz” diye bolerek ve en az 1.5 milyon masum insanı/Muslumani oldurerek!

Bu Bir CIA Operasyonudur

Bu cozumlemeye isteyen stratejik ve jeopolitik analiz der, isteyen de (kuresellesmeciler, tek dunya devletcileri, Sistem'in aktorleri) komplo teorisi der. Herkes istedigini demekte ozgur. Çunku “ozgur” bir dunyada yasiyoruz! Gercekleri bize zaman gosterecektir.

Olaya donelim. Bu bombali paketlerin El Kaide teror orgutunce gonderildigi buyuk olasiliktir, bunu CIA’nin bilfiil yaptigini iddia etmiyoruz. Cunku “istihbari operasyonlari” planlayan, kurgulayan gucler, hele ki bu cok gizli ve buyuk bir operasyon olacaksa, bunu asla uygulamazlar, farkli unsurlara bu operasyonu uygulattirirlar, tetikci orgutler yada kisiler kullanirlar. El Kaide, CIA'nin ve Sistem'in hedeflerine ulasmasi icin bir joker orguttur, tetikcidir, ABD'nin projesine uygun turetilmis bir teror orgutudur.

Bu orgutun Sistem hedefleri dogrultusunda isler yaptigini tepedeki 1-2 ismin (yillardir bulunamayan Usame Bin Ladin ve belki yanindaki 1-2 adami) disinda kimse bilmemektedir. Orumcek agi orgutlenmesi (network) yada piramit tipi orgutlenmeyi goruyoruz. Tepede her seyi bilen bir kisi, asagi dogru indikce yada agin merkezinden disarı dogru acildikca artan sayida kisi ve azalan oranda bilgi. Nicelik arttikca nitelik azaliyor yada kayboluyor. En altta ise hicbir sey bilmeyen tetikciler/intihar saldirganlari, piyonlar var. Dunyada askeri orgutlemeler/ordular da aslinda bu modellerle kurulmuslardir.

İste gorunen o ki, CIA'nin planladigi bu operasyon El Kaide icine bir bicimde monte edilmis ve Islam adina bir seyler yaptigini sanan El Kaide'ci cahil piyon teroristler de bu operasyonu uygulamislardir.

El Kaide gorunurde basarisiz ve aslinda Sistem basarili olmustur. Kuresel Krallik/Sistem, CIA'nin bu cok gizli operasyonu marifetiyle nihai amaci dogrultusunda bir taktigini daha basariyla sonuclandirmistir. Kuresel Sistem’in projeleri tikir tikir yurumektedir.


TEVFiK BiR /02.Kasim.2010

Turkce Karakterli: http://www.tevfikbir.blogspot.com/
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
AZYA
Admin
Admin
AZYA


Mesaj Sayısı : 2611
Reputation : 38
Kayıt tarihi : 27/03/10

CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu Empty
MesajKonu: Geri: CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu   CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu EmptySalı Kas. 02, 2010 1:55 pm

Bu mantık çok sakat..

Bu mantığa göre, emperyalizme başkaldıran her hareketi, emperyalizm-sistem tarafından kurgulanmış ve ancak tepedeki birilerince asıl maksadı bilinen hareketler olarak damgalamak gerekir. Ki, Mustafa Kemal de bu çerçevede değerlendirilebilir, hatta değerlendiriilmiştir de. O zamanın mandacıları, işbirlikçiileri tarafından, asıl maksadının emperyalizmi kışkırtmak olduğu yazılıp çizilmemiş midir?

Benzer mantık, tarihte kendi kkonjonktürel zaman dilimi içeriisinde zalim otoriteye başkaldıran her isyan ve direniş hareketi için iddia edilip iş Hz.Musa'ya kadar uzatılabilir. O da Firavun'un sarayında yetişmişti, Hz. Musa ümmetini davet ettiğinde, Yahudiler, O'nun, kendilerini Firavuna karşı kışkırtmakla görevli bir ajan olduğunu düşünmemeleri için bir sebep yok bu mantığa göre.

Verili durum, apaçık vakıa, ABD ve yamacındaki finoları, saldırdıkları Afganistan ve Irak'ta kontrolü ele geçiremediler, El Kaide ve diğer vatansever milli kuvvetler tarafından darbe üstüne darbe almaktalar.

Amerika İmparatorluğu, Osmanlı'nın çöküşünde olduğu gibi, birden fazla cephede savaşmak zorunda kalıyor. Şu anda vatansever direniş kuvvvetleri senkronize görünmeseler de, Afganistan'dan Veznezuella'ya kadar, ortak bir hedefe yönelmiş olmaktan gelen kendiliğinden bir senkronizasyondan bahsetmek mümkün. Her bir hareketin kendi bölgesinde kazandığı bir muharebe, diğer bölgelere moral motivasyon olarak yansımakta.

Dış yüz benzerlikleri... Karşılıklı yapılan hamlelerden kendi adına menfaaat devşirme teşebbüsü başka şey, bir direniş hareketinin idarecilerini kontrolüne alıp, direniş örgütünü manipüle etmek başka. Pörl Harbır da olduğu gibi, kendi iç kamuoyunu motive etmek için, sdüşmanın baskınına göz yummak başka, ki o baskına göz yumuldu diye, Japonlar ABD'nin kontrolünde demek değildi.

Yani, düşmanın yanlış hamlesini, verceğiniz zayiaata rağmen bazen istersiniz de. Hatta kışkırtabilirsiniz de. Tabi o hamle gerçekten yanlış mı yoksa doğru mu, netcesi hangi tarafın şah'ı düştüğünde belli olur. Ama bu durum iddia edilen şekilde bir irtibatı doğrulamaz.

Mesele şu ki, işgal ayrı bir şeey, savaşın gayesi olarak muhatabını silahsızlandırarak iradesini teslim almak ayrı. 2. Dünya Savaşı'nda Almanya ve Japonya'nın nasıl iradelerinin teslim alınıpp, nasıl silahsızlandırıldığı malum. Japon anayasasını bir ABD generali yazmamıiş mıydı?

1. Dünya Savaşı sonrası Türkiye'de ise durum farklı olmuştu, milletin iradesi teslim alınamaıştı. 1914'te başlayan savaş ve ardından gelişen işgale rağmen direniş meyvelerini, ta 10 yıl sonra verdi ama bayağı da bir hırpalandık. Ama neticesinde teslim olmadık.

İşte şimdi benzer şeyler Irak'ta yaşanmıyor mu? Kukla adamalrla krulmak istenen işbirlikçi hükümet bir türlü oturmuyor. Benzer durum Afganistan'da da cari. Ülkenin büyük bölümünü Taliban-El Kaide ittifakı kontrol etmekte. Ne utanç verici ki TSK da orada ABD saflarında, vatanlarını müdafaa eden direnişçilere karşı... KOmplo aranacaksa asıl burada aramak gerek, 1919'da iradesi teslim alınamayan mehmetçik, nasıl oldu da NATO fedaisi haline getirildi? BU duruma ses çıkarmayan mesuller kimler? Hangi anlayış, hangi idrak, bunun müsebbibi?

Osmanlı misalinde olduğu gibi, dikiş tutturamayan imparatorluk, ayakta kalabilmek adına ya geri çekilecek, veya birden fazla cephede savaşarak, düşmanlarını altetmek mecburiyetinin gereğini yapacak. Kemal Tahir ustanı dediği gibi, kurtlukta düşeni yemek kanuundur ki, ABD yaralı bir kurt, gün geçtikçe kan kaybetmekte, kaybettiği kan her geçen gün daha da çok kurtun bu kokuyu alıp iştahlanmasına sebep olmakta. Şimdi ABD'nin etrafında sinsi sinsi dolaşan bir sürü kurt, üzerine atılmak için zaman kollamakta. ABD bu haliyle hala diğerlerine korku salabiliyor ve üzerine üşüşmelerine mani olabiliyor ama nereye kadar?

BUrada rahmetle yadedilmesi gereken, ABD'ye ilk hançer darbesini vurarak bu süreci başlatan kişi Sadam ki, anlaşmak yerine, kendini, çocuklarını ve torununu feda ederek, bedelini en üst seviyede ödeyerek, Irak halkının iradesini teslim etmedi. Bütün uluslara örnek bir fedakarlıkla, 1919 ruhunun, muhitten merkeze hatırlatıcısı oldu.

Emperyalizmin direnişçileri kontrol ettiği yolundaki sakat mantık, kendinden başkasını diirenemez zannetme kibrinden değilse, düşmanın zihin kirletme operasyonlarının tuzağına düşme şeklinde tecelli etmiş olabilir veya başka bir sebepten. Ama asıl önemlisi, vatansever direniş gruplarına şüpheyle bakmaya, her müspet hamleye şüpheyle yaklaşmaya ve birlik olmaya mani olucu bir ruh haletinin doğmasına vesile olur ki, emperyalizm için en büyük kâr, karşısında böyle parça parça olmuş ve birbirinden şüphe eden direniş grupları olsa gerektir.

Yemen özeline gelince, teferruatlarına tam olarak hakim olmamakla birlikte, yıllardır birbirleriyle savaştılar, Kuzey-Güney... Öğleyin, uyuşturucu ot çiğnemek üzere mola vererek... Ama bu tek başına bir şey ispat etmez... Kaldı ki bize karşı da savaşmıştı bu kabileler. Yemen türküsü malum. İddianın nesnel temelleri de sağlam değil...

Emperyalizme vurulmuş her darbe makbuldür, kim yaparsa, hangi sebeple yaparsa yapsın. Savaşma iradesini ortaya koyan için, empeyalizmie vurulan her darbe motivasyon unsurudur ve bu sebple de emperyalistler tarafından provoke edilerek gerçekleşmiş olsa da kendi aleyhlerinedir. Düşmanın provokasyonunu dahi kendimize motive unsuru olarak kullanabilirsek, ancak o zaman bu provakasyonları, komploları kendimize yarayacak bir silah haline getrebilir ve kendi silahıylaa emperyalizmi vurabiliriz. Savaş, muharebeleirin bütünüdür. Bu yolla beliki bir kaç muharebe de kaybedebiliriz ama, asıl o motivasyon sağlandığı vakit, muharebe kaybedilmiş de olsa diirenme azim ve iradesi gösterildiği müddetçe, o muharebelerin kaybedilmesi bille motivasyonumuz için kullanılacak olduğundan kâr hanesine yazılacaktır. Amerika'nın provokasyonu ile Kuveyt'e giren Saddam'ı vesile ederek savaş fitilini ateşleyen Amerika'ya karşı, Saddam'ın asılması, kaybedilmiş bir muharebe olarak gözükse bile, son nefesine kadar Amerika ve işbirlikçilerine meydan okuyan o teslim alınamaz irade, her türlü silahtan daha güçlü bir motivasyon sağlamadı mı?

Büyük Asya
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
AZYA
Admin
Admin
AZYA


Mesaj Sayısı : 2611
Reputation : 38
Kayıt tarihi : 27/03/10

CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu Empty
MesajKonu: Geri: CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu   CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu EmptyÇarş. Kas. 03, 2010 1:40 pm

Sn. Butun Asya.

"Bu mantiga gore..." diye baslayan cumleyle konunun Saddam Huseyin'e gelecegini gordum, sasirmadim. Turk Solu taraftari oldugunuzu goruyorum. Benimsemesem de, ayrilikci bir uslup kullandigini dusunsem de saygiliyim. Turk Solu'nun, ABD'nin Irak isgali sirasinda "Emperyalizme ve ABD'ye karsi Saddam Huseyin'in direnisini destekliyoruz" mealinde pankartlari/sloganlari vardi.

Bu goruse katilamam. ABD emperyalizmi isgal ve zulum getirecek diye, Saddam diktatoryasini destekleyemem. Irak halkinin yaninda olurum kalben, ama ABD gelmesin diye de Saddam taraftarligi yapamam. Al birini vur otekine derim, olan yine masum halka olacak derim, savas karsiti olurum, ama Saddam'i hakli goremem.

Saddam Huseyin de, El Kaide teror orgutu de, gecmiste ABD'nin usakligin yapmis, bir bicimde emperyalist Sistem ile organik baglar kurmus yapilar. Afgan halkini El Kaide olarak gormek, onun tamamini El Kaidelestirmek de cok yanlis bir saptama olur.

Gun olur ABD Turkiye'ye saldiriya gecer ve Fetullah Gulen de bu saldiriya yanit verir, "ABD dusmandir" derse, ne olacak Fetullah Gulen'i mi destekleyecegiz. Zihin arsivlerimizi, bunlarin sicillerini sifirlayacak miyiz?

"Emperyalizme vurulmus her darbe makbuldur" demissiniz, son paragraf ilk cumlede. Katilmiyorum. Amerikan emperyalizmi, Rus emperyalizmi, Cin emperyalizmi vs. her turlu emperyalist yapiya vurulan darbe cikarimiza gelebilir ancak makbul/kabul edilebilir degildir. Diktator Hitler savassaydi bugun ABD emperyalizmiyle, hangisine nasil makbul diyecektik?

Ayni mantigi zamanin Taraf Dergisi'nde (IBDA-C'nin yayin organi) goruyorduk. Bkz: http://tevfikbir.blogspot.com/2010/01/fetullahn-gercek-yuzu.html

Taraf Dergisi'nde yayinlanmis bir kisim yaziyi buraya alintiliyorum, yazida dergiye mektup yazmis bir yasli bayana yanit veriliyor:

"Cevap: "Biz de sizi ablamız, annemiz kabul ettik. 12 sayfalık mektubunuzu okurken duygulandık, gözlerimiz doldu. Muhterem annemiz, PKK'ya bakışımıza ve Saddam'ı desteklemiş olmamıza üzülüyorsunuz ve açıklama bekliyorsunuz. Defalarca izah ettiğimiz bu mevzuda kısaca şunları söylemek isteriz: İslam âleminin bugünkü Batıya mahkûm halinin sorumlusu, ABD'nin başını çektiği Yahudi, Hıristiyan ve batı emperyalizmidir. İslam âleminin bağımsızlaşması bu kan emici zorbalığın güç kaybetmesi ile doğru orantılıdır. O sebepten, kim ki onlara savaş açar, zarar verir, biz onu destekleriz. İsterse komünist Küba olsun... Anlamsız gördüğünüz 'Saddam sen oradan biz buradan' sloganının manası; Saddam sen oradan emperyalistlere karşı, biz buradan emperyalistlere ve onların uşaklarına karşı savaşalım... Diğer meseleye gelince Türkiye'de Müslümanlara parya muamelesi yapan, geçmişte yüz binlerce kardeşimizin kanına giren Kemalist devlettir. PKK değil! İslamcı mücadelelerin etkinliği bu devletin güç kaybetmesi ile bağlantılı olduğundan ona darbe indiren her kesim, biz İslam devrimcilerini mutlu kılar, ister Dev-Sol, ister PKK olsun..."

Ne El Kaide'yi "ABD'yi vuruyor" diye desteklerim, ne El Kaide'nin oyle yada boyle bir terorist organizasyon oldugunu unuturum, ne El Kaide'nin gecmisini ABD ile organik baglarini unuturum, ne El Kaide'nin bugun de ABD ile baglantili oldugunu hatirlamaktan vaz gecerim, bunu iddia eden ilk kisi de degilim elbette. Aklima geldi simdi, Fidel Castro da bu meyanda sozler sarf etmisti http://www.ntvmsnbc.com/id/25127103/, bakmakta yarar var.

"Saddam'i teslim alinamaz irade" gormek yerine, Mustafa Kemal'in ozgurlukcu ve bagimsizlikci ruhunu hatirlamak bizlere yetecektir. Bunu bugun bile Kuba hatirlarken...

Sevgi ve Saygi.
Tevfik BiR
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
AZYA
Admin
Admin
AZYA


Mesaj Sayısı : 2611
Reputation : 38
Kayıt tarihi : 27/03/10

CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu Empty
MesajKonu: Geri: CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu   CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu EmptyÇarş. Kas. 03, 2010 5:25 pm

Birincisi, Türk Solu taraftarı değilim, tam bağımsızlık taraftarıyım... Kim tam bağımsızlık diyorsa, onun yanındayım. Türk Solu olsun, İbdacı Taraf olsun, İşçi Partisi olsun, bu süreçte benzer tavırlar gösterdiler.

Burada temel mesele, Saddam'ın zulmüne destek vermek değil, işgale karşı koymak. Vatanını işgalciye karşı müdafaa eden kim varsa, geçmişine bakmam. Emperyalizmin saldırısı karşısında yalnız bırakmayı, oh olsun, birbirlerini kırsınlar demeyi yanlış bulurum. Mesele Saddam'ı haklı bulmak değil, mesele Sadam'ın direnişe liderlik yapması. Desteklenen o tavırdır, yanlışları değil. Yanlışların hesabı sorulacaksa da onu sorma hakkı, bu toprakların sahipleri olarak yine bizleriz. Asıl düşmanı, emperyalizmi bu topraklardan kovduktan sonra, kendi meselemizi kendi aramızda hallederiz.

ABD'nin uşaklığı yapmış olabilir, siz o gün yapılanarı böyle tavsif edebilirisiniz. Doğru veya yanlış demeyeceğim, asıl meseleye gelmeye çalışacağım ki o da bu günkü durdukları yer ve aldıkları tavır. İnsanlarda her zaman iyiye doğru bir değişim hakkı görmek lazım değil mi? Amerika'ya karşı aldıkları tavır doğru değil mi?

Afgan halkının tamaını El Kaideleştirme derdinde değilim, orada işgale karşı direnişin, İstiklâl Savaşı'nın El Kaide-Taliban liderliği altında devam etmesi hasebiyle, Afgan halkının kurtuluş iradesini temsil makamı olarak El Kaide öne çıktığı için El Kaide'den bahsediyoruz.

Ama zaten Türkiye saldırı altında değil mi, işgal altında değil mi? Bu bakımdan verdiğiniz örnek yerine oturmuyor. Kıyas, benzerler arasında olur. Saddam veya El Kaide'nin geçmişinde Fetullah gibi bir işbirlikçilik içinde olduğunu ispat etmeniz gerekir.

kaldı ki Fetullah Gülen Amerika'ya karşı tavır alırsa, bizim yanımıza geçmiş olur, ona da yanımızda yer veririz. Otursun, Amerika'nın kötülükleri hakkında vaazlar versin, fena mı? Sicillerin sıfırlanması diye bir mevzu yok, yanımızda yer veririz ve asıl düşmanı bir daha dönemeyecek şekilde vatanımızdan kovduktan sonra, sorulması gereken bir hesap varsa ondan sonra sorarız. Evin içine düşman girmişken, evin içinde birbirimzile olan kavgayı en aza indirmek ve düşmana karşı en geniş cepheyi teşekkül etmekle mükellefiz.

Diktatör Hiitler savaşsaydı ABD emperyalizmiyle, emperyalistler arası çekişmede, kendi istiklâlimiz için, birbirlerini en çok yıpratmaları hedefine doğru ve günün şartları icabı ne gerekiyorsa onu yapmamız gerekirdi.

Saddam, bu gün, kanlı canlı ve tüm dünyanın gözü önünde cereyan eden bir misal. Mustafa Kemal'in izinde gittiklerini onlar da söylüyorlardı, bu iddialarında ne kadar başarılı oldular ayrı konu -ki Türkiyede kaç çeşit Kemalist olduğuna bakmak yeter- Arap Baas anlayışı, Kemalist değil mi, Mustafa Kemal'i örnek almış değil mi?

Mesele kimin ne olduğunu unutmak değil. İdeolojik olarak çok farklı yerlere savrulmuş insanlar, anti-emperyalist mücadele içerisinde birlik olabilirler, olmalılar. Bunu Mustafa Kemal başarmıştı. Etrafında bir çok farklı kesimden insan vardı. Farklı ideoloji ve dünya görüşüne mensup insanlar, tam bağımsızlık hedefi etrafında birleşmişer, birlikte mücadele etmekteydiler. Hem de ideolojilerinden, dünya görüşlerinden vazgeçmeden.

Büyük Asya
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
CIA'nin Yemen'deki Cok Gizli Operasyonu
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Dahlan'a çok gizli İsrail operasyonu...
» Kurtarma(ma) Operasyonu...52 Ölü
» Hiç de gizli değil!
» ABD’de 15 gizli buluşma...
» Fotoğraflarda gizli yüzler

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
AKINCILAR :: UMUMİ :: Anti-Emperyalist Cephe-
Buraya geçin: